body { background-color: #EEF5FD; } .style1 {color: #333333} .style3 {color: #FF0000} body { background-color: #EEF5FD; } Engin Muhendislik

Havuz Sistemleri

En Kaliteli En Ekonomik ve En Sağlıklı Mühendislik Çözümleri..

ihtiyacınız olan her konu için fiyat alınız Havuz denge

tankları ,kaynaklı ,paslanmaz ve modüler

 

SAYFA İÇİ ARAMA

Havuz Çesitleri ve filtreleme Sirkülasyon Süreleri - Havuz Hesaplari - Pompalar ve Filtreler - Havuz Denge tanki -Borularda Su Akis Hizlar - Havuz Besleme Lülesi - Havuz Suyuna Kimyasal Madde Uygulamasi - Filtre Ters Yikama Uygulamasi - Su Dezenfeksiyonu - Sularin Test Cihazlar ve ölçme metodlari - Yosun Engelleme Malzemeleri - PH Kontrol- Havuz Problemleri ve Çözüm Önerileri -

 

 

 

 

 

Engin Mühendislik olarak suyun toplanmasından, depolanmasından, arıtılmasından ve her türlü ekonomik kullanımını gerçekleştiren kısaca işimizin tamamına yakın kısmı su olan  firmamız; bir havuz lideri olan partnerimiz ile  her türlü havuz konusunda da siz değerli müşterilerimize en kaliteli en ekonomik ve en sağlıklı hizmeti vermeyi bir  gereklilik olarak görmektedir.

 

 

HAVUZ ÇEŞİTLERİ VE SU HACMİNİN FİLTRELENME SİRKÜLASYON SÜRELERİ (SAAT OLARAK)

Havuzun kullanım amacına bağlı olarak, suda oluşacak  kirlilik yükünü bertaraf etmek, suyu temiz ve berrak tutmak için peş peşe tekrarlanan filtrelemenin, tüm havuz suyunun her bir turu için filtreden geçme (süzülme) süresine sirkülasyon periyodu (turn over) denir. Birimi saat olup (n ) ile ifade edilir. Aşağıda bu süreler, havuzların kullanma amacına göre belirtilmiştir.

Yüksek teknik özellikli havuzlar: Aşağıda sıralanan havuz grupları için, havuzdaki tüm su hacminin filtreleme sirkülasyon  süresi, (n= 4 saat) olacaktır. 

Olimpik yüzme havuzu :


50 metre uzunluğunda çeşitli yarışın yapıldığı ve su oyunlarının oynandığı yüzme havuzudur. Ulusal ve uluslararası yarışmaların yapıldığı bu havuzların ölçüleri standart ölçülerdir.
Beş yıldızlı otel havuzları :
Çeşitli şekil ve büyüklüklerde yapılabilir.

 

Yarı olimpik havuz                                                                                                                                                                    
25 metre uzunluğunda çeşitli yüzme çalışmalarının yapıldığı ve çoğunlukla ısıtılan yüzme havuzlarıdır,

Toplum havuzu:


Semt halkı ve büyük topluluklar için yapılan havuzlar; büyük semtlerde halkın ortak olarak kullandığı yüzme havuzlarıdır. Bu tür havuzlarda da  n=4 saat tercih edilir.

Büyük hacimli ve yüzücü sayısı limitli, iyi teknik özelliklere sahip genel kullanma amaçlı yüzme havuzları :  

                                                     
Tüm su hacminin filtreleme devir süresi,   n=5 saat   olmalıdır. Bunlar;   
      -     Tatil köyü havuzu,
      -     Site havuzu,
      -     3 ve 4 yıldızlı otel havuzu,
       -   Apartman yüzme havuzlardır .

Yüzücü sayısı az olan, genel kullanım amaçlı yüzme havuzları: 
Tüm su hacminin filtreleme devir süresi,  n=6  saat  seçilebilir. Tesisat maliyeti ve işletme masrafları oldukça ekonomik olan genel kullanım amaçlı küçük yüzme havuzlarıdır .

 

Özel ev yüzme  havuzu:  Filtreleme süresi,  n=7 – 8 saat.

 

Çocuk yüzme havuzu:   Filtreleme süresi,  n=2 saat.

 

Tedavi amaçlı sıcak masaj, terapi havuzu:  Filtreleme süresi,  n=1 saat

 

Soğuk su bulunduran şok havuzu:  Filtreleme süresi,   n=1 saat

 

Ayak yıkama havuzu:  Filtreleme süresi, en çok    n= 1 saat

 

  Değişik amaçlı havuzlar : Filtreleme süresi n= 4 saat  olan havuzlar: (Atlama-Dalga- Atraksiyon-kaydırak havuzları )


 Su oyunları, fıskiye ve şelalelerin tesisatı:


 Bunların çevresindeki insan sağlığının korunması için suyun dezenfekte edilmesi, suyun berrak   görünmesi için de filtrelenmesi ve su içerisinde yosun oluşmasının önlenmesi gerekir. Bunlarla   birlikte en önemlisi insanın havuz buharını soluması veya  suya dokunmasıyla mikrop ve kolibasili  bulaşmasının önlenmesinin sağlanmasıdır.             
Durgun ve bilhassa sıcak su bulunduran   havuzların koli basili  ve diğer mikropların üremesine sebep olacağı ve bunların solunumla insanlara geçerek zarar vereceği unutulmamalıdır.

 

SPA (jakuzi):


Filtreleme süresi,  n = 1 saattir.   SPA ‘da bulunan ve kendi sistemi ile filitre edildiğinden, sık sık değiştirilmeyen suyuna  birden fazla kişi  girebillir . SPA küvetinde , su ve hava karışımlı darbe yaparak sıcak su püskürten lüleleri (nozulları)  vasıtası ile  masaj yapan ve dinlenme sağlayan sıcak su havuzudur.
SPA’lar en çok 10 kişinin kullanabileceği kadar büyüklükte yapılır ve kişi başına en az 400 litre su hacmi bulundurulur. SPA kendine ait müstakil jet pompa/pompalarının yanında sirkülasyon pompası, kum veya kartuş filtresi, su ısıtıcısı, hava kompresörü bulunan komple bir sistemdir.

Havuzun Isıtılması veya Soğutulması :

Havuz ister açık ister kapalı olsun, havuzun ısıtılması gerekebileceği veya istenebileceği gibi, iklim şartları çok sıcak olan bölgelerde de, havuz suyunu soğutmak gerekebilir. Havuz eşanjörlerinin kolay temizlenebilmesi için, paslanmaz çelik plakalı tipte eşanjör kullanmak en doğru seçim olacaktır

 

Bir ev havuzunun mekanik tesisatının tipik bir örneği aşağıda gösterilmiştir.

Büyültmek için resmin üzerine tıklayınız

 

 

 

HAVUZ HESAPLARI

PRATİK HAVUZ ISITMA HESABI İÇİN ALTTAKİ LİNKLEREE TIKLAYINIZ

HAVUZ ISI KAYBI HESABI

HAVUZ SUYU ISITMA EŞANJÖR HESABI      

 HAVUZ HACMİ (ISITILACAK HAVUZ SUYU HACMİ)                                                
A             GENEL HAVUZ                                 
B             ÇOCUK HAVUZU                                            
C             HAVUZ DENGE TANKI                                   
                                                                              
ÖRNEK                                                
HAVUZ HACMİ:                             900     m3   (EN *BOY * DERİNLİK)
ÇOCUK HAVUZ HACMİ :                   0       m3    (EN *BOY * DERİNLİK)
AVUZ DENGE TANKI HACMİ :         90      m3     (HAVUZLARIN GENEL HAVUZLARININ  1/10 KABUL EDELİR)
TOPLAM HACİM :                           990      m3        
                                                          990.000 LİTRE   TOPLAM HACİM  LİTRE ÇEVİRİLİR
                                                                                             
ISITMA IHTİYACI       

                                                                    
HAVUZ SUYU SICAKLIĞI ( İDEAL):  28       OC         KABUL EDİLİR
ŞEBEKE SUYU SICAKLIĞI =               10      OC          KABUL EDİLİR
SICAKLIK FARKI                    =          18        OC        HESAPLANIR                                                                                                                 
Q  :         TOPLAM HACİM  x  SU SICAKLIK FARKI                                                 
                                                                                             
Q    :       990.000*18         17.820.000   Kcal/h   1 saat de ısıtma için gerekli Kcal. Bulunur
                                                                                              Bu da                                                   
                Q : 17.820.000    / 72   =  247.500 Kcal      hesaplanır                                         
                36 saat :    havuzlarının ısıtma için gerekli süredir.   (burada 72 saat aldık)   

HAVUZUN ISITLMASI VEYA SOĞUTULMASI

Havuz ister açık ister kapalı olsun, havuzun ısıtılması gerekebileceği veya istenebileceği gibi, iklim şartları çok sıcak olan bölgelerde de, havuz suyunu soğutmak gerekebilir. Havuz eşanjörlerinin kolay temizlenebilmesi için, paslanmaz çelik plakalı tipte eşanjör kullanmak en doğru seçim olacaktır

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Kapalı mekanlarda bulunan havuzlarda olması gereken su sıcaklıkları:

      -     Kapalı yüzme havuzları  : ……………………………26 – 28 °C
      -     Çocuk havuzları  : ……………………………………  26 – 32 °C
      -     Terapi havuzları  :………………………………………35 – 37 °C
      -     Masaj havuzları : ………………………………………. 32 – 38 °C
      -     Soğuk su şok havuzları: sauna çıkışında …………14  - 16 °C  

 

       **    Kişilere özel havuzlarda isteğe bağlı olarak yukarıdaki değerler 1 – 2 °C
               azaltılır veya çoğaltılabilir. 
       **    Kapalı havuzların tümünde, içindeki su dezenfekte edilmeden kesinlikle 
               durgun halde bulundurulmamalıdır.
       **    Havuz suyunu ısıtmak için kullanılacak plakalı eşanjörler, yıllık bakımlarda dağıtılarak 
               temizlenmelidir. Bu plaklar paslanmaz çelik malzemeden olmalıdır.
         **   Plakalı eşanjorlerin kapasiteleri: Plaklara kalorifer kazanı devresinden gelen, ısıtıcı suyun gidiş/dönüş  sıcaklığı  90/70, 80/65, hatta 60/50 °C gibi muhtelif değerlerden  biri olabilir. Sistem, bu sıcaklıklardan hangisi ile çalışacak ise, transfer edeceği ısı miktarını sağlayacak kapasitedeki plak eşanjör , ona göre seçilmelidir. Seçilecek eşanjörün kapasitesi tayin edilirken, ısıtıcı akışkanın sıcaklıkları, devredeki başka amaçla kullanımlar sebebiyle zaman zaman değişken olacaksa, eşanjörün hesaplanmasında en düşük değer alınmalıdır. Ayrıca seçilen eşanjör havuz sirkülasyon devresi tarafında basınç kaybını çok arttırıyorsa plakların  sayısı çoğaltılarak basınç kaybı azaltılmalı ve eşanjörün havuz tarafında by-pass  yapılarak  filtrenin basıncının çok yükselmesine de  imkan verilmemelidir .    
         **    Havuzu ilk soğuk halinden ısıtılacağı sıcaklığa (rejim haline) getirmek için gereken          ısı yükü 
               birinci faz olarak düşünülürse, bunu takip eden günlerdeki ısı kayıplarını karşılamak da ikinci faz  olarak kabul edilecektir.
 **    Kapalı havuzlarda su sıcaklığı 27 °C ve kaplı mekanın sıcaklığı da 30 °C olmalıdır. Havuzdaki su hiç ısıtılmamışsa 10 °C’  da  olacağı ve  27 °C ‘a ısıtılana kadar gereken ısının kalorifer devresinden karşılanacağı kabul edilebilir. Bu durum, birinci faz ısıtma halinin  tanımıdır .   Örnek olarak, kapalı yüzme havuzunda, Isıtılacak olan suyun sıcaklık farkı  27–10 = 17 °C olacaktır.           Tabiidir ki su 17 °C ısıtılırken havuzun soğuk taban ve duvarlarının emeceği ısı miktarı ile  Buharlaşan  suyun kaybedeceği ısı miktarı da hesaba katılmalıdır. Bu nedenle hesapla bulunacak olan  ısı yükünün  büyüklüğüne göre , havuz suyunun 27 °C ‘ye  getilileceği süre uzatılabilir .
         Bu süre  beklenilebilecek zamana ve  ısıtan kazanın  bu maksada tahsis edeceği ısıtma kapasitesine  bağlı olarak  ( 12  - 72 saat ) arasından seçilebilir.

**   Açık havuzlarda durum farklıdır. Suyun ısıtılması, ancak ilk ve sonbaharın ılıman                       iklimli  günlerinde su sıcaklığının hava sıcaklığından 5 °C kadar soğuk olduğu durumlarda suyun  ısıtılması düşünülebilir.
Serinleyen iklimde açık havuzun ısıtılacağı düşünülüyorsa ;dış hava sıcaklığı 18–21 °C değerlerine indiğinde  ve  havuz suyunun sıcaklığı da bu değerden 4 ila 5 °C daha soğuk olursa, su ile dış ortam arasındaki  4–5 °C sıcaklık farkını giderecek ısıtma yapılabilir .

       **    Kapalı veya açık havuzları, yukarıda tarif edilen birinci faz, rejim sıcaklığına  kavuşturmak için   havuzun hacim büyüklüğüne göre ısıtma süresi 1 ila 3 tam gün olarak kabul edilebilir. Bu süre zarfında saatteki  ısı kaybı da toplama ilave edilecektir. Bu kayıplar : rüzgar etkisinden, satıhtaki buharlaşmadan, muhitin sıcaklık farkından, bir miktar da havuzun soğuk çeperlerinden kaynaklanacaktır.

            

POMPALAR VE FİLTRELER :
             Havuzlarda kullanılan pompalar, yapıları itibari ile büyük debili ve düşük basınçlı tek kademeli santrifuj pompalardır.
Pompanın havuz suyundaki kimyasalların etkisinden veya deniz suyu ile doldurulacak havuz ise, tuzlu suyun korozif etkisinden zarar görmemesi için termoplastik gövdeli pompalar, ön koruyucu sepetleri (halk dilinde kıl tutucu) ile iliştirilmiş olarak tercih edilirler.
Bu pompalar genellikle en çok 20 mss basınca kadar basabildiklerinden havuzlar için yeterlidirler.   Bu nedenle, 20 mss basınca kadar devamlı çalışmaya dayanıklı plastik, takviyeli polyester veya  emsali gövdeli filtrelerle emniyet ve uyum içinde çalışabilirler.
Havuz pompaları, 2800 d/d civarında hıza sahip olmalarına rağmen çok gürültü çıkarmazlar. Koruyucu ön filtreleri de gövdelerine akupledir. Monofaze veya trifaze elektrik motorları, neme   karşı korunmuş kapalı tip, bir veya üç fazlı olabilir.
Genel olarak havuzlarda kullanılan pompalar, Qp  = 80 m3/saat debi kapasitesine ve                H = 20 mss basınca kadar güçte pompalardan ihtiyaca göre seçilebilir.
Havuzun, pompa ve filtre dairesinden epey uzakta olması ve/veya pompaların su yüzeyinden çok aşağı kotlarda bulunması , sirkülasyon sisteminin basınç kayıplarını fazlası ile yükselteceğinden plastik pompalar yeterli olmayabilir. Bu takdirde metal gövdeliler seçilir. Gövdesi, fanı ve mili paslanmaz çelik, bronz veya benzeri malzemeden imal edilmiş korozyon etkisine dayanıklı pompalar kullanılır. Az sayıda pompayla büyük sirkülasyon debisi sağlanmak isteniyorsa , metal pompalar tercih sebebi olabilir. Metal pompalar 1400 d/d  hızlı olarak seçilmelidir.
            Yüksek basınçlı metal pompa kullanılırsa, filtre gövdeleri de bu basınca dayanıklı olmalıdır. Ya paslanmaz çelik gövdeli filtre seçilir ya da yüksek basınçlı polyester gövdeli filtreler tercih edilir. Bu seçimin de projede ve raporunda dikkat çekecek şekilde belirtilmesi gerekir.
           Genel kullanım amacına yönelik havuzlarda, asıl pompaların sayısına ilaveten bir adet yedek pompa da konulmalıdır.

            Yüzme Havuzları İçin Seçilen Filtreler:

  1. Kuvars kumlu tek veya çok katmanlı filtreleri,
  2. Yüzme havuzlarında kuvars kumlu filtreler çok yaygın kullanılmaktadır,
  3. Diatomit filtreler : 1 – 1,5 mikron büyüklüğündeki kir tanelerini tutabilen kaliteli filtrelerdir. Bu filtrelerde su süzme hızı 20 m/saat alınır. Filtreleme alanı, üzeri diatom çamuru ile sıvanan, yaprak şeklindeki bezden yapılmış panellerin alanıdır. Dolayısı ile fazla yer tutmaz.
  4. Kartuş filtreler (SPA ve Şok Havuzu gibi küçük hacimli havuzlarda kullanılır).         

  DENGE TANKININ HESABINDA ETKENLER :

Denge tankının yarısı dolu iken, su yüksekliği 60 cm.den az olmamalıdır. Böylece pompa çalışırken hava emmeyecektir. Filtreleme aksamayacak ve filtrelenecek debi azalmayacaktır. Denge tankının pompa emiş noktasından taşma borusuna kadar faydalı yüksekliği en az 140 cm. olmalıdır. Açık havuzlarda, rüzgarın etkisi ile taşan sular denge tankına sığmalıdır. Keza açık ve kapalı havuzlarda yüzücüler de, kişi başına takriben 100’er litre su taşırırlar. Yüzücü yoğunluğu havuzda önemli bir faktördür.
Denge tankında eksilen suyu tamamlayacak şebekeye bağlı otomatik, mekanik                                   
flotör vardır. Şebekede su kesintileri çok sık ise Denge tankının hacmi biraz büyük seçilmelidir. Açık yüzme havuzlarında denge tankının  taşma borusu, doğrudan şehir kanalizasyonuna bağlanmalıdır. Açık havuza  yağan yağmurlar denge tankının taşması ile pompa-filtre dairesini sık sık tehdit edebilir. Kanalizasyon  kodu  kurtarmıyorsa, pompa-filtre dairesinde denge tankına pencere  açılmamalı ve denge tankı menholü gezinti sahasına kadar yükseltilmeli, pompa dairesi ile irtibatı kesilmelidir.

 

 

DENGE TANKI HACMİNİN SEÇİMİ :
Yüzme havuzlarında denge tanklarının hacimleri aşağıdaki tabloda görülen değerler baz alınarak, litre olarak bulunur.
(Denge tankının hacmi=havuzun su yüzeyi alanı x lt/m²) olmalıdır.
 
           
               Havuzun yüzey alanı ........................ Açık havuz  .........Kapalı havuz             
               125 m² havuz için ...............................   65  lt/m² .............. 60 lt/m²
               126 - 250 m² havuzlar için ..................  70  lt/m² .............. 65 lt/m²
               251 -  500 m² havuzlar için .................. 75  lt/m² .............. 70 lt/m²
               501 - 1000 m² havuzlar için ................. 85  lt/m² .............. 80 lt/m²
              1001- 1500 m² havuzlar için ................. 90  lt/m² .............. 85 lt/m²

 

   

Borularda Su Akış Hızları:

               Yüzme havuzlarında genellikle PVC sert borular kullanılır. Montaj işçiliği kolaydır. Destekler arası esneme ve eğilmeler düşünülerek 10 atü borular tercih edilir. Bu, uzun süreli dayanıklılığı olan bir malzemedir. Ekleme parçaları bol ve çeşitlidir.
Havuz suyunu ısıtan eşanjorün giriş ve çıkışında 2 – 3’er metre paslanmaz çelik boru  kullanmakta yarar vardır. Şöyle ki; havuzun su sirkülasyonunun herhangi bir sebeple durduğu ve buna karşılık ısıtıcı  akışkan devresinin çalışmaya devam ettiği varsayılabilir. Bu durumda eşanjördeki durgun su aşırı ısınmaya devam edebilir. Otomatik kesme vanası bulunsa da kısa bir süre zarfında eşanjörün  giriş ve çıkışındaki PVC borular ısınarak yumuşayacak ve formunu kaybedebilecektir.

  1. Havuzun emme borularında pompa ile emilen su hızı:  1 - 1,25  m/sn,
  2. Havuzun basma borularında pompa ile basılan su hızı: 1,8 – 2.6 m/sn,
  3. Tabii akışlı, tabanı az eğimli kanallarda akan su hızı:… 0,6  m/sn,
  4. Tabii akışlı, yatay borularda akan su hızı: …………… .0,7 m/sn,
  5. Tabii akışlı, düşey borularda akan su hızı: …………… .0.8  m/sn.

 

Havuzlarda kullanılan boruların çapları aşağıdaki yollarla kolayca tespit edilebilmektedir.       Aşağıdaki formül sert PVC borular için sadeleştirilerek kolay kullanılır hale getirilmiş  havuzlarda son derece doğru sonuç veren bir formüldür.
                 
D :  Sert PVC veya emsali plastik borunun iç çapı (mm)
Q :  Borudan geçen su debisi (m³/saat )
v :  borunun emme, basma veya kullanılacağı diğer maksada göre kabul edilen su hızıdır (m/saniye)
Formül :   Di  =  18.8.  ( Q / v )1/2 kullanılacak PVC borunun iç çapını verir.
                       Dd =  İç çapı hesaplanan borunun, emniyetle kullanılacağı çalışma basıncına dayanıklı olabilecek et kalınlığı da eklenerek, bulunacak olan boru çapı borunun dış (anma) çapıdır.                                      
                       
               Boru çapı, borudaki su debisi ve su hızı ile boruda meydana gelen basınç                    
               kaybını bir biri ile bağlantılı olarak  gösteren diyagramdan faydalanarak ,                 
               basınç kaybının kontrol edilmesi gerekir. Kayıplar yüksek bulunuyorsa                         
               boru çapı büyütülür.

               Yatay boruları taşıyan destek ve konsolların birbiri arası mesafe aşağıda,                   
                boru çapına bağlı olarak gösterilmiştir. Bundan maksat boruların sehim                               
                yapmamasıdır. Konsol yerine kelepçe de kullanılabilir.
         
       50 - 63 mm çaplı boru için mesnet aralığı  :  en çok  130 cm. olmalıdır.
       75  -  90 mm    “     “        “         “         “           “       170   “        “
       110 –125 mm   “     “        “         “        “            “       210   “        “
       150 – 200 mm  “     “        “         “       “              “      250   “        “  
         
Gerek destek veya konsol gerekse kelepçelerle bağlanan boruların sıcak veya soğukta uzayıp kısalmasına engel olunmadan alınacak tedbir ile borunun genleşmesine müsaade edilmelidir. İçi  kauçuk kuşaklı kelepçeler tercih edilmelidir.

Vakum Lülesi (Nozul) :
   Havuzun su taşma seviyesinden 35-40 cm. aşağısına konulan nozul sayısı ve boru çapları aşağıda gösterilmiştir. Havuzlar büyüdükçe kullanılacak vakum süpürgeleri de farklı olacaktır.

    Havuzun :
    Uzunluğu Genişliği        nozul çap ve sayısı     nozuldan pompaya boru çapı
 
13  m x 6 m’ye kadar           2”   - 1 adet                       2 “ -  İç çap :  50 mm.
18  m x  8 m’ye kadar          2”   - 2    “                         2” -   “    “      50   “
22  m x 10 m’ye kadar         2”   - 3    “ (en az)             2 ½ “ “    “      65   “
25  m x 12,5 m’ye kadar      2”   - 4    “                         2 ½”  “    “      65   “
50  m x  25m’ye  kadar        2”   - 8    “                         2 ½”  “    “      65   “
  
    25x12,5 metreye kadar havuzlarda, nozuldan pompaya borular müstakil            
    olarak;  25 metreden daha uzun ve geniş olan havuzlarda nozullar ikişer                  
    ikişer birbirine bağlanarak nozul sayısının yarısı kadar tek boru ile
    taşınır. Vakum boru çapları yukarıdaki tabloda gösterilenin aynıdır.

Havuzun Dip Süzgeci:
Havuz çalışırken pompa ile emilen veya boşaltılırken borudaki su hızı takriben                            1 m/saniye’dir. Dip süzgeçlerindeki emme hızı 0,3 m/saniyeyi geçmemelidir. Bu nedenle süzgeçlerin delik kesitleri toplamı boru çapının en az 3 katı olmalıdır. Bu, daha ziyade can emniyetini tehdit eden aşırı  vakum gücünü kırmak için şarttır.
Yüksek teknik özelliklere sahip havuzlarda dip süzgeçteki emiş hızı v =  0,25 m/ sn.’den fazla  olmamalıdır.
             
Havuz Besleme Lüleleri (Nozullar)
Dezenfekte edilmiş ve filtrelenmiş suyu tekrar havuza basan sistemin, havuzda
homojen dağılımını sağlayacak besleme nozulları iki tiptir. Bu nozulların gerekli sayıları hesaplanır ve havuzdaki yerleri plan ve kesitlerde gösterilir.       

Havuz duvarına yerleştirilen nozullar- Yandan besleme nozulları:
           

  1.  Normal derinlikteki havuzların duvarlarında, su taşma seviyesinden 100 cm. aşağıda eşit      aralıklarla  projelendirilir.
  2.  Dikdörtgen havuzlarda sadece uzun kenarlara konur.

  Bu nozullar 2” (50 mm) vida dişli olup tam küre püskürtücüsü her yöne döndürülebilir. Püskürtücü kürenin delik çapı debi ve püskürtme mesafesine göre diyagramından seçilir. Delik çapları standart olarak 9 mm, 13 mm, 16 mm, 25 mm. olur. Betonarme havuz duvarlarına montajları için özel 2” beton geçme plastik parçaları vardır. Yandan beslenen ve üstten taşırılan havuzlarda dip süzgecinden de emiş sağlanmalıdır. Bu nedenle, pompa basma debisinin standart olarak  % 30’u  dip süzgecinden alınırken, % 70’i denge tankından emilir. Taşma kanalı hacminin yetersiz kalacağı büyük sirkülasyon hallerindeyse, üstten taşma miktarını azaltıp çoğaltabilmek için,  % 50’si dip süzgecinden ve  % 50’si de denge tankından sağlanacak şekilde hesaplanarak, taşma kanalı hacminin yetersiz  kalmaması için üstten taşma miktarı azaltılabilir veya çoğaltılabilir...

 Bu sistem tamamen üstten taşmaya yöneliktir. Yani, pompanın bastığı tüm filtrelenmiş su, havuz tabanından dipten besleme nozulları ile havuza verilir. Bu debinin % 100’ü yandan savak veya üstten taşma kanalı vasıtası ile denge tankına gönderilir. Havuz dibinden de emilmesi halinde, su sirkülasyonunda kısa devre oluşur. Dipten besleme lüleleri (nozulları) suyu ters koni şeklinde dağıtır.
Bunların bağlantıları, büyük havuzlar için 2” dıştan dişli, küçük havuzlar içinse 1 ½” içten dişli olmalıdır. Havuzun ve boruların su kaçağı testlerinin yapılabilmesi için dipten besleme nozullarının iç yapısında  vida ile açılıp kapanan bir klape bulunmalıdır. Bu testlerde klape kapatılınca su kaçırmamalıdır ki testler sağlıklı yapılsın. Ayrıca havuzda homojen bir temizlik sağlamak için bu klapelerle bölge bölge, besleme suyunun miktarı da ayarlanır. Havuzun taban planında bu takriben 10 cm. çapındaki dairesel plastik nozullar güzel bir görünüm sağlayacak şekilde dağıtılmalıdır. Boru bağlantısı dıştan 2”, içten 1 ½” dir.

                             

HAVUZ SUYUNA KİMYASAL MADDE UYGULAMASI

TOPAKLAMA  ( FLOKULASYON )

Kum filtrelerinde; kum taneciklerinin iriliğine, kum yatağının kalınlığına, filtreden geçirilen su  hızının yüksekliğine ve kir tane boyutunun küçüklüğüne bağlı olarak kirli suyun temizlenme derecesi değişir, bu duruma  bağlı olarak  kirli suyun bir kısmı kum yatağından sıyrılıp tekrar havuza dönebilir.  Bu gibi hallerde havuz suyu  devamlı olarak bulutlu veya dumanlı gibi  görünür.  Bu çok küçük  kir tanelerinin filtre kumu tarafından tutulabilmesi için çare, bunları daha iri topaklar haline getirecek şekilde birleştirerek kum yatağında tutulabilecek ölçüde irileştirmektir.  Bu işleme kısaca topaklama ( flokulasyon ) denir.     

Bu problem daha çok açık havuzlarda ve dış etkenlerden dolayı sıkça görülecektir. Dış etkenlerden kasıt, yağmurun ve rüzgarın getirdiği toz ve çamurdur.
Yüzme havuzunun suyuna, yosun parçacıkları, rüzgar esintisinin getirdiği tozlar, sporlar, böcekler ve hatta yüzücülerin  ayakları ile taşınan toprak ve beraberindeki diğer maddeler karışacaktır .

İşte bu küçük kir tanelerini birbirine bağlayıp iri taneler (topaklar) haline getirmek için; havuz suyuna gerekli olan topaklayıcı özellikte kimyasal madde konur .  Böylece  sudaki kirler filitre tarafından tutulur ve su berraklaşır.

Aşağıda ; Havuz bakımında  çok kullanılan topaklayacı  kimyasl maddeler  sıralanmıştır :

ALUM ..(aluminyum  sulfat)
PAC …..(polyaluminium  chloride veya aluminium hydroxychloride)
PASS…..(polyaluminium  sulpho  silikat)
SODYUM ALUMINATE
DEMIR III CHLORIDE HEXAHYDRATE
DEMİRIII  SULPHATE

Bu maddelerin tümü su içerisinde aynı şekilde davranırlar. Hepsi  suyun içinde jelatin gibi dağılırlar.  Aluminyum  esaslı  topaklayıcı bileşikler  Ph değeri  6,5 - 7,2  arasında olan  sularda ideal kullanımlı  bileşiklerdir.   
Demir tuzları ise  6,5 -7,5  pH değerli sularda iyi netice verirler .
Ancak  demir tuzları havuzun içersinde pas lekesi oluşturacak kalıntılar bırakabilir.  O yüzden demir bileşenlerinin  topaklayıcı olarak kullanımı büyük oranda  değildir.

En fazla kullanılan topaklayıcılar ( flokulantlar )  poly tipi  PAC  ve PASS  gibi  elektronlardır . Havuz suyunda bulunan kir parçacıkları negatif elektrik yüklüdürler . Poly elektrodlar ise (Katyonik’tir) pozitif yüklüdürler. Aksi adlı kutupların birbirini çekme prensibi ile, topaklayıcılar kir tanelerini kendilerine çekerek fiziki büyüme sağlarlar ve filtrenin kum yatağında tutulurlar. Katyonik poly tip electronlarda ilave olarak başka  avantajlar da vardır. Tavsiye edilen miktarda topaklama malzemesi kullanılması halinde; Yosun ve bakterilerin filitreden geçemeyeceği  kesindir. Örnek olarak Cryptosporidium ve Guardia, bakterileri insana bulaşan bakterilerdir .
Bunları dahi; topaklama yolu ile, filtrede tutma imkanı vardır.

Topaklaşmış kir tanelerinin  pompadan geçerken fan kanatlarında tekrar parçalanması ihtimali yoktur. Şayet topaklama maddesi , doğru  Ph aralığındaki suya ve tarif edilen doğru oranlarda ve bilhassa dozaj  pompası vasıtası ile kesintisiz olarak verilirse; suyun berraklaşmasında son derece iyi sonuç alınacaktır.

FİLİTRENİN TERS YIKAMA YOLUYLA, İÇERİSİNDE BİRİKMİŞ OLAN KİRLERİN ATILMASI, KUM TABAKASININ TEKRAR TEMİZ  HALE GETİRİLMESİ  :

Her çeşit  filitrede, filitreleme işlemi yapıldıkça, zamanla kumdaki kirlilik yükü çoğalır ve filtre kum yatağının  temizlenmesi gerekir.  Bu işleme Ters Yıkama işlemi diyoruz.

Bu işlemin yapılmasının gerektiğine, filitrenin içindeki kum tabakasının  üst ve alt seviyesinde okunan basınç değerlerindeki farkın büyümesinden anlıyoruz.. Filtrede sadece suyun giriş tarafında bulunan  basınç gösterge değerinin  çok yükselmesinden bile kumun kirlendiği anlaşılır.
Ters yıkama :  havuz suyunun filitreden ters yönde hareket ettirilmesiyle yapılmaktadır.
Ters yıkama işlemi; kum filitresinin içindeki kumu kabartarak yumuşatacağından tanelerin arasındaki kirleri de hareket ettirecektir. Sivri uçlu kum tanecikleri birbirleri ile çarpışınca tüm filitredeki birikmiş pislikleri iterek rogara atacacaktır. Bu türlü ters yıkama ancak, zeolite (volkan eteklerinden çıkarılan kum) ve dolamit dediğimiz kum bulunduran filitrelerde yapılabilir. Süzen maddenin (kumun) kaybı söz konusu değildir. Diatomid pudrası kullanılan filitrelerin ters yıkanması ekonomik nedenlerle çok seyrek aralıklarla yapılmaktadır .  Çünkü; ters yıkama yapılması halinde; filtredeki yassı keçe kartuşların üzerine sıvanmış olan Diatomit tabakası tamamen atılacaktır. Her ters yıkamadan sonra yeniden diatomid maddesi ilave edilmek zorundadır. Kartuş filitrelerde de ters yıkama  yapılamaz ancak filitre basınçlı hortum suyu ile yıkanmalı ve 100 mg/lt solusyonlu klor ile temizlenip tekrar yerine takılmalıdır.

SU DEZENFEKSİYONU:

Yüzme havuz suyunun  Dezenfeksiyonu  uygulanırken  aşağıdaki hususların kesinlikle sağlanacağı bilinmelidir.

Havuz suyu potensiyel zararlı bakterilerden korunmalı ve arındırılmalıdır .
Havuz suyunda yosun oluşması engellenmeli, havuz suyu hiçbir şekilde  havuza giren yüzücüleri rahatsız etmemeli ve kesinlikle zehirlememelidir. Havuz suyunun ağıza alınması halinde tadı sevimsiz  veya   tatsız bir su niteliği taşımamalıdır. Aynı zamanda temiz görünümlü olmalı ve  kötü kokmamalıdır. Diğer bir anlatımla , havuzda yüzen bir kişi suyun sağlık açısından emin olduğunu bilmeli ve memnun olmalıdır.

Dezenfeksiyonun ilk görevi mikro organizmaların bölünmesini, virus , koli basilleri bakteri, yosun,mantar,küf  oluşmasını engellemektir.

Yüzme havuzunda, yukarıda sayılanların içinde en fazla etkileyen ve düşündüren hususlar bakteri ve yosun oluşumlarıdır. Milyonlarca bakteri insan sağlığı için zararsızdır. Fakat yüzme havuzundaki su bakterilerin insandan , diğer insana geçmesi için en uygun bir ortamdır.

Yüzme havuz bakıcılarının dezenfeksiyon malzemelerini  iyi kalite ve yeterli miktarda kullanmaları halinde  havuz suyu güvenilir temizliğe kavuşacak , suda oluşmuş veya oluşacak bakteriler yok edilecektir. Yosun, akarsu , nehir , göl gibi tüm tabii sularda oluşur ve yaşar. Bu tip sularda  her türlü yosunun rengini görmek mümkündür.
Yüzme havuzlarında oluşmuş veya oluşmakta olan yosunlar, havuz suyunun bulanık ve bulutlu görünmesine neden olan  başlıca sebeplerden biridir. Aynı zamanda havuz çevresinin kaygan olmasına sebep olacağı için de tehlike arzetmektedir. Dezenfeksiyon sisteminin düzenli uygulanması halinde yosunun üremesi bir miktar kontrol altına alınabilecektir.
Yosun üremesine karşı, yosunla mücadele kimyasallarından Anti-algea veya Algea-knockout adında vb.ürünler kullanılır. Bu gibi, yosunla mücadele kimyasalları kullanıldığında havuzun taban ve duvarlarının yüzünde sır gibi ince, bir perde oluşur ve yosunun havuz duvarlarına tutunup burada büyümesi engellenir.

Dezenfeksiyon olarak iyi kontrol altında  tutulan tüm havuzlarda viral enfeksiyonların yayılması engellenmiş veya zarar vermeyecek en aza indirilmiş olacaktır. Burun, geniz ve solunum yollarında meydana gelen enfeksiyonlar daha ziyade genel kullanım amaçlı kalabalık havuzlarda oluşmaktadır. İlginçtir ki, bu tip enfeksiyonların kaynağı suyun kendisinde aranılmasına rağmen daha çok,  hava yolu ile taşınan virüsler ile alınan enfeksiyonlardır.

İki önemli organizma cryptosporıdıum ve gıardıa ‘dır . Bunlar her türlü dezenfeksiyona karşı dirençlidirler. Bu organizmaların, mikroskop altında incelendiğinde daha çok hayvanlarda bulunduğu saptanmıştır. Bu tip organizmalar daha önce de belirtildiği gibi kalabalık ve genel kullanma amaçlı,  iyi dezenfeksiyon yapılmayan  havuzlarda rastlanmaktadır.
 
Bu  microskobik protozoalar her ne kadar,  her türlü dezenfeksiyona karşı direnç gösterseler bile yüzme havuzunun  iyi filitre edilmesi halinde, havuz suyundan  arındırılmaları mümkün olmaktadır.
Yüzme havuzunda yüzen kişilerden gelen çeşitli, pek çok  kirlilik de söz konusudur. Bunlardan en önemlisi vücut terlemesinden kaynaklanan nitrojen ve idrar karışımından oluşan Amonyaktır. Bu tip istenmeyen  maddeler; havuz suyundan ya kimyasal metodlarla veya tamamen suyu değiştirmek suretiyle yok edilir. Yada havuz suyunu yeteri  kadar kısmen  değiştirmek suretiyle seyreltilir.


KLOR GAZI:

Sıvılaştırılmış klor gazı;  klorun en saf formu olup, içeriğinde %100 Klor vardır. Klor dezenfeksiyonu için kullanılır. Klor gazı havuz suyu ile temasa geçer geçmez serbest klor ve hydrochlorik asit oluşumu başlayacaktır. Bu çevrim;  suyun pH değerini düşürüp yüksek asitik olmasını sağlar . Bu nedenle Klor gazı kullanılırken otomatik cihazlarla sürekli olarak, suyun pH değeri ölçülmeli ve havuz suyuna alkali formundaki, Sodyum karbonat veya sodyum hidroksit gibi kimyasal maddeler ilave edilmelidir. Böylece suyun pH değeri yükseltilerek istenilen  normal seviyeye getirilecektir. Klor gazı kullanımı  “ sert su ”  bulunduran yüzme havuzlar için idealdir. Klor gazı ile asitik karaktere dönmeye zorlanan suyun Ph ‘sını sert su , nötralize etmeye çalışır.
 
Klor gazı  iyi işletmecilerin nezaretinde çok dikkatli kullanılması gereken bir maddedir.
hiçbir şekilde özel ev havuzlarında kullanılmamalıdır.

 

  SODYUM HİPOKLORİT  : (Sıvı klor)

Yüzme havuzlarında dezenfeksiyon için , en fazla kullanılan bir kimyasal maddedir.
Soluk Sarımtırak sıvı görünümündedir ve  Evlerdeki çamaşır suyu kokusunun aynısıdır. Genel olarak   piyasalarda satılan  tipi;  yüzde oranı  %10  ila  %15 klor bulunduran sıvı karışımlardır.
Sodyum hipoklorit , klor gazının sodyum hidroksit çözüşmesinden geçerken oluşur.                                        Bu oluşum çok kontrollu üretim sonucu elde edilir.
Sodyum hidroksit;  imalat çevriminde fazla kalmak suretiyle klorun güneş ışınlarına dayanıklı olmasını, bir başka  deyişle stabilize olmasını sağlar. Bu solusyon çok yüksek Ph değerinde olur . Bunun  pH değeri  12 dir.

Sodyum-hipoklorit  güneşe açık olmayan mahallerde ve ısı bakımından serin olan yerlerde saklanmalıdır. Bu şekilde bile saklanan sıvı klor, bekletildikçe  % olarak aktivitesini az veya çok  kaybedecektir. Bu nedenle uzun süre stokta bekletilmeden kullanılmalıdır. Klor  % si azalsa da bu sıvının pH değeri hep yüksek kalacaktır. Bu yüzden yaz aylarında bekletilen Sodyumhipoklorit sıvısı;  koyu renkli bidonlarda ve serin yerlerde saklanmalı ve bidon kapağının yapısında , bidonda sıkışan klor gazını kolayca  boşaltacak supap bulunmalıdır. Bidonun patlamasına imkan bırakılmamalıdır.

Dikkat : sodyum-hipokloritle ilgili güvenlik notları :

1. Hiçbir zaman  Sıvı klor (SodyumHipoklorit) başka bir asit ile  karıştırılmamalıdır .Aksi takdirde aniden oluşan klor gazı  son derece tehlikeli ve yanıcıdır.

2. Her zaman Kimyasal maddeyi suya atınız. Suyu hiçbir zaman kimyasal maddenin içine dökmeyiniz. Aniden parlayan  çok tehlikeli reaksiyonlar ortaya çıkabilir .

3. Yüksek alkali karakterde olan bir suyun Ph dengelemesini sağlamak için asit gerekir .  Asit havuz suyuna atılır.  Hidroklorik asit (muriatik asit) kullanımında ilk önce bir plastik bidonda sulandırılıp sonra havuz yüzeyine atılmalıdır.

Sodyum hidrojen sulfate  (kuru asit)  suyun  Ph değerini düşürmek için kullanılan ve  en tercih edilen kimyasaldır. Bunun Ticari adı PH  DOWN ( pH düşürücü ) dür .

Havuz suyunu klorlamanın diğer bir yolu da suda bulunan tuzdan elektroliz vasıtası ile klor temin etmektir.

Şayet  havuz suyuna  3000-4000 mg/lt civarında sodyum-klorür  ( sofra tuzu )  konulur ve havuz suyu titanyum plak elektrotlu elektroliz cihazından geçirilirse , havuz suyunda sodyum hipoklorit oluşacak ve dezenfeksiyon sağlanacaktır. Deniz suyunun  yapısında  tuz bulunduğundan , havuzda deniz suyu varsa yine aynı metodla su, elektroliz cihazlarından  geçirilir ve aynı şekilde sodyum hipoklorit elde edilir . Bu sistem büyük havuzlarda maliyet nedeni ile ilginç değildir ama küçük havuzlarda bilhassa ev havuzları için oldukça pratiktir.  Ev havuzlarında flokulasyon , pH ve serbest klor değerleri tutturulabildiği sürece bu sistem iyi bir çözüm olur.

Bu sistemin kimyasal oluşumu şu şekildedir:
SODYUM-HİPOKLORİT + SU = HİPOKLORUS ASİT (Serbest klor) + SODYUM-HİDROKSİT
NaOCl + H2 0 = HOCl + NAOH
Bu Hipoklorus asitin etkisi  suyun Ph değerine bağlı olarak  oransal şekilde  artar veya azalır.
Hipoklorus asit   =  Hidrojen iyonu + Hipoklorit iyonu
HOCl  (serbest klor) un etkisi Ph değeri düşünce kuvvetleşir .

Ph

% HOCl

 

5,0

100

 

6,0

96

 

7,0

75

 

7,2

66

 

7,5

49

 

7,8

33

 

8,0

23

 

 

Klorda aktif dezenfektan kısım HOCl dir.  OCL ise hiçbir şekilde dezenfeksiyon gücüne sahip değildir.  Serbest klorun en aktif olduğu zaman 5.0  pH  seviyesidir . Ne  yazıkki suyun çok asitik durumundan dolayı yüzme havuzunda yüzen kişileri rahatsız edeceği  ve hatta zararlı olacağı için  pH ‘yı bu değerde tutmak mümkün değildir.
 
En tatmin edici şartlar pH  7.2-7.5 arasıdır . Bu şemada görüldüğü üzere HOCl ‘nin  % 50 aktif olduğu anlaşılır.
HOCl  tüm renkli (kolormatik) ölçümlerde serbest klor ölçümü olarak geçer.  Toplam hipoklorus asit HOCl ve hipoklorit iyon OCl dir.

 

KALSİYUM HİPOKLORİT:
Kalsiyum hipoklorit (calhypo) kalıcı sodyum hipoklorit çözümüdür. Genellikle, granül ve tablet form olarak bulunur.  Yine genellikle  ağırlık olarak  % 65 klor ihtiva eder. Bu da sodyum hipokloritten daha fazladır.
Kalsiyum-hipo-klorit küçük havuzlarda elle serpilerek verilebilir. Fakat  suda geç erimesinden ötürü sıvı veya sıvılaştırılmış halde dozlanarak verilmesi  ve otomatik kontrollu olması faydalıdır.
Tabletler ile dozlama  sisteminde klorinatör adlı araç kullanılır .  Klorinatörün haznesine yerleştirilen tabletlerin etrafından ,havuzun devreden suyu  geçerken , tabletleri  yavaş yavaş eritir ve bünyesine alır. Böylece havuzun   dezenfeksiyonu sağlanır.
Genel kullanım amaçlı veya  büyükçe hacimli olan bazı skimmerli havuzlarda , bazen klor tabletleri , gereken miktarda skimmerlerin içindeki sepete konularak erimeye bırakılmaktadır .
Bu şekilde dozlama  iki sebeple sakıncalıdır.

Birinci sebep: suda eriyen klor geniş bir su kütlesine (Havuzun su hacmi içerisine) yayılıp , seyrelmeden ;  önce kum filtresinden geçeceğinden filitrenin içindeki kirleri eritip havuza kaçmasına ve havuzun kirlenmesine sebep olabilecektir.
İkinci sebep : bilmeden, skimmerin  içerisine elini sokan yüzücüler  ( bilhassa çocuklar ) yine bilmeden ellerini yüzlerine ve gözlerine sürebilirler. Oradaki nisbeten yoğun klor insana zarar verebilir.

Genellikle prensip : Dezenfeksiyon maddeleri; filtre ile havuz arasındaki bir  bölgeden verilmelidir. Havuzun içine doğrudan verilecekse ; havuz su alanının çeşitli bölgelerine kısım kısım bölüştürülerek  ve çok alçaktan serpilmeli veya dökülmelidir.
                                                                        
Devamlı kullanılan Kalsiyum-hipo-klorit ;  yumuşak su ile dolu yüzme havuzlarında kullanıldığında suyun  kalsiyum değerini yükseltecektir. Bilhassa betonarme havuzlarda yumuşak sular seramik aralarında ki derzleri söker ve seramikleri bile kaldırabilir. Bu yüzden  suda kalsiyum değerinin bir miktar artması bu tip havuzda oluşabilecek arızaları en aza indirir . Buna mukabil aşırı kireçlenmeye de müsaade edilmemelidir, zira bu kez seramik yüzeyler kireçle kaplanıp matlaşabilir. Buna karşılık ;  sert sularda kalsiyum-hipo- klorit kullanılması halinde derzlerin arası açılmaz, fakat  havuz kenarlarında beyaz kalsiyum kalıntıları birikmeye başlar. Dengeli su çok önemlidir. Bunun için ileride tekrar su içerisinde bulunması uygun olan parametreler anlatılacaktır. ( Cal-Hypo ) alkalidir.  pH sı 11 ve 12  arasındadır . Devamlı olark  pH yı kontrol edip dengelemek  gerekir.

KLORİNE İSOSİYANURAT (stabilize klor)

Klor ve Sianurik asit bileşimlerinden oluşur.  Dünyada en fazla kullanılan klor tipidir . Sianurik asit stabilizatör görevi yapar. Tamamiyle  insana zararsızdır.Açık havuzlarda klorun güneş ışınlarına karşı dayanıklığını arttırır ve klor bakiyesi diğer klorlu maddelere oranla suda  daha fazla  süre ile etkisini sürdürür . 
İki bileşimi mevcuttur.
Di-chlor  diye anılan : Sodyumdichlorisocyanurate  .
Tri klor  diye anılan   : trichloroisocyanurik asit .

  Dİ-CHLOR: 
Granül halde olan klordur  .  Muhteviyatında  % 55-60  oranında klor vardır. Yüksek hızla suda erime özelliği  bulunduğundan havuza  doğrudan atılmasında hiç bir problem ve sakınca yoktur.  En önemli özelliği Ph ‘sı  nötrdür. Yani hiçbir zaman Havuzun Ph sı bu tip klor kullanılması nedeni ile yükselmeyecek, kısacası değişmeyecektir.  

Suda Di-chlor çözüldüğü zaman hipoklorus asit oluşacaktır.  Serbest Klor ve cyanurik asit  beraberliği su içinde  farklı ve  önemli özellikler sergilerler . Serbest klorun  suda uzun süreli kalması gibi fayda  sağlar .Cyanurik asitin  sudaki değeri zaman içerisinde ve bu maddenin kullanım  sıklığına  bağlı olarak yükselecektir.Bu da  klor kilitlenmesi tabir edilen  bir özellik ortaya çıkacaktır. Bununla ilgili ileride ayrı bir açıklama  olacaktır.

TRİ-KLOR   : 

Bu maddede  % 90 klor vardır . Genellikle  piyasada  büyük tabletler şeklinde  satılmaktadır .
Genellikle klorinatör , nadiren skimmer sepetleri ve su üzerinde  yüzen şamandıralı  file tipi araçlarla  kullanılır. Bu tip klor son derece yavaş erir.
PH değeri çok düşüktür ( yaklaşık pH’sı 3 ) . Şayet tek başına  bu tip klor  kullanılırsa  havuz suyunun pH ‘sı  düşeceğinden  suyun   pH ‘sını  sık sık kontrol etmek ve düşen  pH değerini  yükseltmek gerekecektir. Di-klor gibi hipoklorus asit (serbest klor) ve cyanurik asit ihtiva eder . Bunda da aynı özellik sergilenecek ve suda  kullanımına  göre cyanurik asit  fazlalaşması olacaktır 

Genel kural  şu olmalıdır. Serbest klor bakiyesi her zaman devamlı kullanılan hipokloritlerden fazla olmalıdır. Çünkü diklor ve triklor kullanımında cyanurik asit yoğunluğunun yükselmesi neticesinde bakteri öldürme  kabiliyeti o derecede azalacaktır.

Buradaki şemada anlatılmak istenen : havuzda Di klor veya Triklor kullanılıyorsa ; suda bu maddelerin miktarı ölçülürken  aynı anda cyanurik asit değerleri de ölçülmelidir. Cyanurik asit değeri yükseldikçe  serbest klorun miktarı da arttırılmalıdır.

 

BROM :
 
Klora benzer ve her zaman klorla karşılaştırılan diğer bir dezenfektan da Bromdur.
Brom; yüzme havuzlarında dezenfeksiyon yönü ve kullanımı bakımından son derecede etkindir ve yüzen kişiye çok rahat yüzme ortamı sağlar.

Klor ile dezenfeksiyonu yapılan havuzlarda, bazı yüzücülerin klora karşı hassas olan gözleri rahatsız olabilir. Bazen de bu tür havuzlarda istenmeyen sevimsiz klor kokuları oluşabilir . Şayet Klorlu havuzda iyi bir kontrol ve bakım yapılmıyorsa  bu durum; suda yükselmiş olan bağlı klor ve kloramin’lerden dolayı olacaktır. Yeterince Serbest klor bulunan yüzme havuz sularında bu tip kötü klor kokusu  duymak  imkansızdır.  Brom dezanfektan maddesi  kullanılan yüzme havuzlarında bağlı brom oluşmasına rağmen söz kokusu kötü kokular meydana gelmez . Kloraminelere göre daha etkili bir dezenfektan olup serbest  brom, serbest klora eş güçtedir. Tablet ve toz formunda daha yaygın kullanılmaktadır.

Element Brom sıvı  halde olup, kullanımı yaygın değildir. Koyu kırmızı, vikozitesi yavaş olan bir sıvıdır.  Oldukça koreziftir ve ağır kokusu vardır. Saklanması son derece zor ve tehlikeli üründür. Bu yüzden  sıvı brom element yüzme havuzlarında hiç kullanılmaz .

Dünyaca kullanımı çok yaygın olan en emniyetli organik birleşik , içeriğinde brom ve klor molekülleri bulunan  bileşimdir. Bu da  1– brom, 3– chlor, 5.5- dimethylhydantoin  (BCDMH) dan oluşur. Bu genellikle tablet formunda olup  % 61 brom ve  % 27  oranında  klor içerir. (Bromo-kloro-dimetilhidantion ) diye adlandırılır.

BCDMH  suda çözünür. Serbest brom suda erime sonucu oluşur. (hipobromous asit) ve serbet klor (hipoklorous asit)  aşağıdaki sıra ile göreve hazırlanır. Şöyle ki :
Havuzda ilk dezenfektan işlemine başlayan  BCDMH  (Hipobromus asit) dir . Hemen Bakteri ve  Organik maddelerin oksidasyonuna başlayacaktır.
Bunu yaparken Bromu ayıracak suda sadece brom iyonunun kalmasını sağlayacaktır .
Daha sonra Hipoklorus asit devreye girerek açıkta kalmış olan brom iyonunu tekrar hipobromus asit olarak ilk haline getirecektir. Bu oluşum kapalı bir zincir olarak sürer gider .
Sonuç olarak  BCDMH daki aktif dezenfektan her zaman hipobromus asittir.

BCDMH hiç bir şekilde özel saklama şartları gerektirmez . Sadece serin ve kuru yerlerde saklanılmasında yarar vardır.

BCDMH kullanımının en önemli olumsuz hali , 50  yaşın üzerinde , çok az sayıdaki yüzücülerde görülmüş olanıdır. Bu kişiler yüzme havuzunu kullandıktan 12 saat sonra vucutlarında bir kaşıntı ile  karşılaşmışlardır. Oysa ki bu tür kaşıntılar çoçuk  ve gençlerde hiç raslanmamıştır .

 OZON :

Ozon en hızlı  dezenfektan ve en güçlü okside edici ajandır.Yüksek etkinlikte  bir gaz olup bakteriler veya diğer kirlerle temasa geçip tepkimeye (reaksiyona) girer.

Ozon hiçbir şekilde kalıcı bir gaz değildir. Tekrar oksijene geri döner. Bu yüzden Ozon gazı havuzun hemen  yanı başındaki bir yerde  üretilir ve havuz suyuna gönderilir. İyonize edilmiş alandan kurutulmuş hava geçirilerek elde edilir .
Ozon toksik ( zehirleyen ) bir gazdır. Reaksiyona girmeyen kısımları yüzme havuzundan  muhakkak geri alınmalıdır. Bunun için yüzme havuzunun  devrettirilen suyu bir özel filitreden geçirilerek içindeki ozon gazının fazlası deiyonize (iyonizasyon öncesine geri dönmesi) edilerek  geri alınmaktadır.  Bu filitrede genel olarak aktif  karbon’ludur . Ozon son derece güçlü oksitleyicidir. Her türlü yüzme havuzunda klordan oluşabilecek kokular ve insanlardan  gelen organik kirliliklerden ; monokloramin ,dikloramin ve nitrojen-triklorit’lerin hepsini önler. İdrar ve ter birleşiklerini kırar , ayrıştırır ve kloraminlerin  oluşmasını engeller.
Ozon aynı zamanda son derece kuvvetli topaklayıcıdır  ( flokulanttır ) . Ozon kullanılması halinde uygun   sonuçlar ve doğru değerler elde edilir . Havuz suyu için ideal temizliktir. Genel  kullanım amaçlı olan havuzlarda, ozon  dönüş suyundan çıkarılmalı ve klor  filitre giriş suyuna ilave edilmelidir. Filitreye gelene kadar oluşabilecek kirliliklerden  korunmak için Ozonlu havuzlarda bulunması gereken Klor değeri, sadece klor kullanılan başka havuzlardaki klor değerinin çok  altında  yeterli olacaktır.

Ev havuzlarında ozon, genel kullanım  amaçlı  havuzlara göre çok daha az dozda kullanılabilir.
Kalabalık yüzücü kullanımından sonra  havuzda  normal  olarak  bakır bazlı yosun engelleyici ile azıcık klor kullanmak  temizlik bakımından havuz için son derece iyi bir emniyet tedbiri olacaktır.
Ozon kullanılan havuzlarda emniyette olmak için, normal olarak klor veya brom da kullanılır.
Ozonlu havuzda kullanılan klor veya brom miktarı , sadece, bu maddelerden biri ile çalışan  havuzlarda   kullanılan miktarın  % 50 si kadar brom ve klor kullanılsa  bile  havuzda  kalabilecek mikroorganizma ve Bakterilerin tamamiyle  yok edebileceği  muhakkaktır.

AKTİF OKSİJEN  :

Klor ve brom birleşimlerinden oluşan ve son zamanlarda popüler olmaya başlayan bir metotdur. 
Aktif oksijenin ana maddesi potasyum monopersulfattır. Ayrıca potasyumperoxymonosulfat da denebilir veya kısa ve basitçe monopersulfat birleşimi denmektedir. Potasyum monopersulfat organik kirlilikleri, diğer klor birleşimlerinin verdiği rahatsızlıkların hiçbirini vermeden okside eder. Bu madde beyaz renkli ve granül görünümünde olup çok rahat akışkandır .  Suda çok hızlı erir.  Fakat asitik  yapıdadır  pH değerini devamlı ayarlamak  gerekir. Bazı ev havuzlarında tek başına kullanılır ama yanında aynı zamanda dezenfeksiyona da yardımcı olacak yosunla  mücadele maddelerinden, antialgea veya algeknockout’un  bulunması gerekir .

Genel kullanım amacına yönelik açık havzularda klor dezenfeksiyonuna  alternatif olarak kullanılır. Buda daha ziyade şok klorlama yapılacağı zaman uygulanır . Bu tip genel kullanımlı açık  havuzlarda şok  dozlama  yapıldığında  bağlı klor seviyesinde azalma  yapacağına , yükseltebilir. Aktif oksijen Organik kloraminleri şok dozlama yaparak değil;  potassiummonopersulfat oksidasyonu  sayesinde yok etme gücüne sahiptir.

İlave olarak klor kullanılmayan havuzlarda şok  dozlama olarak kullanılır. Örneğin Brom kullanılan havuzlarda       kullanılabilir. BCDMH ile birlikte kullanılarak havuz suyunda harcanmış olan bromun tekrar hypobromus asit haline dönmesi için kullanılır.

İki dezenfeksiyon sisteminin parçası olan ve çok kullanılan sodyum bromid , bromun parçasıdır. Potasyum monopersulfat oksidan olup veya  bromid  iyonunu  aktif  hale geçirip  Bromin yapar . Sonuçta  güçlü dezenfektan, hypobromus asit olur. Bu dezenfektan havuz kirliliği ile mücadele ederken harcanmış olan bromin, monopersulphate ile okside olunca , tekrar geri dönecektir.Yeterli derecede okside edici madde bulunması halinde  bu  İmalat  devrederek  devam edecektir .

Potasyum monopersulfat kullanıldığında yeterli ve verimli filitrasyon yapılmalıdır.
Bununla beraber  düzenli ters yıkama da yapılmalıdır . Flokulasyon için de  gerekli kimyasallar kullanmalıdır . Okside edici potasyum monopersulfat yerine hidrojenperoksit alternatif olarak kullanılabilir. Sıvı formdadır, ancak idaresi oldukça zor kimyasaldır.  Genelde ev havuzlarında kullanılır . Otomatik dezenfeksiyon ile suya verilmesi tavsiye olunur. Burada kimyasalı doğru miktarda  dozlamak çok önemlidir. Avantajı ; hidrojen peroksitin  ayrıcısı  su ve oksijen olduğundan ,suda bulunan  ( TDS : total dissolved solids) (Parçalanmayan toplam katı parçacıklar)’ın  sudaki miktarında,  bunu kullanmak  yüzünden hiç artış olmaz.

BİGUANDE

Polyhexamethylene biguande (PHMB) klor içermeyen  bakteri öldürücüdür. Daha ziyade ev havuzlarında kullanılır. Ozon  kullanılan cihazlarla birlikte kullanılmaması önemle tavsiye edilir. Aynı şekilde spa ‘ larda ( sıcak masaj kuvetlerinde) de kullanılmamalıdır.Herşeye rağmen yosun üreme problemleri oluşacaktır.Aylık bakımlarda; Havuz suyunda yosunu engellemek için Hidrojenperoksit kullanılabilir. PHMB  ve  Klor kesinlikle karıştırılmamalıdır. Hatta suya PHMB konulmadan önce , içinde klor varsa yüzme havuz suyundan  arındırılmalıdır.

Klor’u sudan  arındırmak (almak ) için  Sodyum thiosulfat kullanmak yeterli olacaktır.
PHMB katyoniktir. Yüzme havuz suyunda (topaklayıcı ) flokulant olarak davranır . Bu yüzden filtre ters yıkamaları normalden fazla yapmak tavsiye olunur .

BAKIR VE GÜMÜŞ İYONİZASYON (ELEKTROFİZİK)

İyanizasyon sistemi yolu ile yapılan ve dezenfeksiyon ve flokulasyon sağlayan bir  sistemdir.
İyonizasyon yolu ile bakır ve gümüş elektrotlar suya iyon gönderir.  Bu dezenfeksiyon sistemi ev havuzları için idealdir.
Gümüş en iyi bilinen bakteri öldürücüdür. Bakır ise topaklayıcı ve yosun engelemek için idealdir.
Türkiye ve Fransada Elektro-fizik olarak adlandırılan bu sistemde pompa ile filtre arasına bakır ve filterden sonra da gümüş plakları taşıyan buatlar tesis edilir. Gümüş ve bakır elektrodlardan elde edilen iyonlar , buatlardan geçen havuz sirkülasyon suyuna ayarlı ölçülerde katılır .
Bakır iyonizasyonu, su içerisindeki kirleri topaklayarak flokulasyon görevi yapar ayrıca  çok etkili, yosunla  mücadele aracıdır. Yosunun oluşmasını ve mantarları önler.
Gümüş iyonlar ise, büyük potensiyel ile sudaki çok farklı çeşitte bakteri türlerini  ve mikro organizmaları yok edebildiği gibi yosuna karşı da etkilidir .
Filitrede toplanan topaklanmış tüm  ölü mikro organizmalar ters yıkama yolu ile filitreden dışarı  atılırlar.
Bu proseste  mekanik olarak oksidasyon olmaz. O yüzden az da olsa ana dezenfektanlardan bir kısım su içersinde bulunmalıdır. Klor, brom vb. gibi. Yalnız Klor veya yalnız Brom kullanılan havuzlara tatbik edilen dozun
yarısı Elektro-fizik sistemle çalışan havuza tatbik edilirse yeterli oksidasyon sağlanacaktır.
Iyonizasyon  olurken  sudaki diğer mineraller elektrodları yiyebilir. Bu elektrodları yıpratacak minerallerin başlıcası çinkodur.
ULTRA VIOLE: (UV)

Son  zamanlarda Ultra viole işinları ( UV ) Yüzme havuzları dezenfeksiyonunda  kullanılmaya başlanmıştır.  UV ışınları tüm bakterileri ve diğer mikro organizmaları öldüren ve uzun zamandır içme sularında ve endüstriyel su arıtımda kullanılan bir dezenfeksiyon sistemidir. Ultra-viole  ışınları elektrik araçları ile oluşturulur . Genellikle cıva buharı lambaları kullanılarak oluşur. Bu elektirik arkları spektrum da gözle görünebilen  kısa dalga boyları ile oluşur. En  çok etkili olan kısım 240 nm ve 280 nm arasındadır. Buna  da germicidal dalga boyu denmektedir.
UV uygulamasında resmi çekilebilen oksidasyon  hareketlerinde  UV ‘nin  kloramin , üre gibi diğer organik bileşiklerde kırıcı aktif etkisi  açıkça görülür.  Su ısısı hiç bir şekilde olumsuz etkilemez açık veya kapalı havuzlarda bu kırılma aynıdır.  Dezenfeksiyon ve kloramin  azalması  açık ve kapalı havuzda aynıdır.UV dezenfeksiyon havuz filterelerinin içinde  oluşabilecek pseudonomos bakterilerini engeller. İkinci emniyet olarak az miktarda da olsa suya, başka bir dezenfektan madde de konulmalıdır. Bu  madde klor olabilir . Bunun sudaki miktarı  0.5 mg / lt  serbest klordur.  Fakat, anti algea veya Algeaknockout tipi yosun engelleyiciler kesinlikle kullanılmamalıdır.
UV, kullanacağınız ana dezenfektan klor veya brom  maddesinin  az  kullanılmasını ve az sarfiyatını  sağlar.

 

YOSUN ENGELLEYİCİ MALZEMELER:

Yosunun  oluşmaması  ve  büyümemesi  tüm açık hatta kapalı havuzlar için çok önemli bir konudur.
Yosun havuz içerisinde oluşursa  hem sıhhi  ve hemde görünüm bakımından  zararlı olacağı malumdur.
Havuzun  gezinti  alanında  oluşması ve zemini kayganlaştırması  ise,  büyük tehlike ortamı yaratacaktır.
Bu nedenle yosun oluşumunun engellenmesi ve oluşanın da yok edilmesi şarttır.
Yosun; yüzme havuzunun  suyunu bulutlu görünüme sokar , filterelerin süzme verimini azaltır hatta tıkayıp kilitler. .
Yosun oluşmasına en büyük nedenler  ;
1. Klor dezenfeksiyonlu  yüzme havuzunda  suda  serbest klorun çok azalması , hatta bulunmaması ve bu şekilde uzun süre  kalmasından dolayı yosun  oluşur.
2. Havuz suyunun  pH değerinin  7.2 – 7.6  aralığı  ötesinde  yüksek olmasıdır ,
Yosunu engelemek veya oluşmuş olan yosunu yok edebilmek için en ideal ürün QAC veya Polymeric Copper              ( Bakır )  bileşikleridir.
QAC veya  Quaterny Ammonium Bileşimleri  1 veya  4 mg/lt  düşük konsantrasyonlarda (yoğunlukta ) son derece başarılıdır. Bunlar zemin yüzeyinde de aktif ürünlerdir.  Fazla miktarda  ( Yüksek konsantrelerde ) atılması halinde havuzlarda çalkantı ile  fazlaca köpük  oluşacaktır.

Bazı QAC ürünler yüzme havuz suyunda  Klor veya Brom dezenfektanların değerini düşürür. Bu yüzden  bu gibi maddelerin kullanmılması sırasında  havuzların  Klor veya Brom değerlerini,azda olsa yükseltmek  lazımdır.

Polymeric bakır veya bakır iyonu bulunan birleşiklerde ,bakır, yüzen kişilere toksik etki edebilir . Bu nedenle şok
dozlamadan sonra en az  12  saat hiç kimse havuza sokulmamalıdır. Fakat yosun oluşmasını engellemesi bakımından kullanmak da gereklidir.  Bu ürünler kışın havuzun  suyunun sirkülasyon  sistemi çalıştırılmasa da  suyun temiz kalmasını ve yosunlaşmamasını temin eder.
Uzun yıllardan beri Bakır sülfat maddesi  yosun engellemek için havuzlarda kullanılmamaktadır.  Çünkü son derece toksiktir, gözlere, cilde, saçlara ve tırnaklara zarar verir , boyalı saçları ve saç diplerini yeşile dönüştürür .  Havuz etrafında yeşil lekeler oluşturur. Ph değeri eğer 7.4 üzerinde ise bu yeşillenmeler daha da fazla olur.

 

PH KONTROL

Ph ‘ nın logaritmik değeri 0 ila 14 arasındadır.
pH ‘nın  7.0  değeri suyun nötr olduğunu ifade eder.  Havuz suyunun pH değeri 7.0 ‘ın üzeinde ise su alkali karakterindedir .  Suda  asit bileşiklerinden daha çok alkali bileşikleri mevcuttur ve hakimdir . pH’nın 7.0 ın altında olması halinde asit bileşiklerinin suda daha fazla bulunması demektir. Bu durumda alkali bileşikleri daha azdır.
Havuz sularında en iyi durum suyun alkali olmasıdır. Genel olarak Ph aralığı  7.2 – 7.8  ifade edilebilir. Ancak  klorlu dezenfeksiyon sistemi olan havuzlarda 7.3 -7.5 değerleri idealdir. Elektro – fizik sistemde ise,  pH aralığı  7.2 – 7.4  olmalıdır . Bu değerler,  bahsedilen sistemler için en ideal pH aralıklarıdır. Dezenfeksiyonun en iyi şekilde aktif olmasını  ve yüzücülerin rahat etmesini sağlar .

Şayet Ph  değeri  8.0  veya daha  büyük ise  dezenfeksiyonun etkinliği olukça düşücektir. Suda bulutlanma görülecek ve  bu şekilde devamlı çalışırsa  havuz duvarlarında ilave tabaka  oluşaktır.
PH’nın  7.6  değerinden yüksek olması ve yüzücüllerin suda uzunca süre kalmaları halinde  tırnakları yumuşayabilir, saçları kırılabilir ve suda ağır bir koku oluşur.
Ph çok düşük ise yüzen kişilerin gözleri kızaracak ve yanma hissi duyacaklardır . Derilerinde rahatsızlıklar ortaya çıkacaktır . Eğer havuz fittingsleri metal ise üzerlerinde korozyon oluşacaktır.

Ph değerinin çok oynamaması için  suyun  ALKALİ  değerinin 100 mg/lt  seviyesinde tutulmasında yarar vardır . Dengeli su;  karbonat, bikarbonat  ve hidroksitlerin çözülmesi ile oluşaktır. Bu da Ph değerinin olduğunca   değişmemesini sağlayacak önemli bir noktadır..

ALKALİLİK  :

Suyun alkaliliği demek , suda ki tüm alkali tuzlarının ölçülmüş olan toplam değeri demektir. Karbonatlar, biKarbonatlar ve hidroksitlerin  birim su hacmindeki miktarıdır . Logaritmik ölçüsünde olan  Ph değeri ile karıştırılmamalıdır. Ph suyun  asitik mi ? nötür mü? Yoksa bazik mi ? olduğunu gösterir.
Alkaliliğin yüksek olması , aynı zamanda suyun  pH’sının çok fazla değişmeye dirençli olması demektir. Bir yüzme havuzundaki en  uygun ve optimum alkali değeri 100 mg/lt  olarak ölçülenidir.
Alkaliliğin  200  mg/lt seviyelerine yükselmesi halinde  sudaki  Ph ayarlanması zor olacak  ve havuzun suyu  bulanıklaşacaktır.
Alkalilik değeri düşük ise ; yükseltmek için  NaHCO3  SODYUM-Bİ-KARBONAT kullanılmalıdır.
Alkaliliği arttıracağı gibi pH’yı da etkileyecektir .  Na2CO3 Sodyum karbonat ta kullanılabilir. O da  alkaliliği arttırmasıyla  birlikte  pH‘ yı da yükseltecektir. Bu maksatla geliştirilmiş  pH- UP çok sağlıklı ve etkin , iyi bir yükselticidir. Birim hacimdeki suda  ölçülecek olan , CaCO3 miktarıdır.

Alkaliliği düşürmek ve aynı zamanda yüzücülerin sağlığına zarar vermemek için asit karakterinde geliştirilmiş iyi maddeler vardır. Örneğin  pH- DOWN ( düşürücü ), fakat doğrudan asit kullanmak isteniyorsa  bu asit çok derişik (konsantre) olmamalıdır.  Havuzun sirkülasyon Pompası çalıştırılmıyor iken , asit konacaksa , havuzun en derin kısmına atılmalıdır.  Böylece hem suyun Ph ‘sının ani düşmesine sebebiyet vermeyecek, hem de alkalinitenin yanmasını sağlayacaktır.

KALSİYUM SERTLİĞİ  :

Suda ölçülmesi gereken değer CaCO3 tır.  Suyun içinde bulunan kalsiyum ve magnezyum tuzları suyun  yumuşak veya sert olmasını sağlar. Havuz suyu için yumuşak su  50 mg/lt  den az  CaCO3 tuzundan oluşur.
Sert su  ise  300 mg/lt den yüksek  yine CaCO3 tuzlarından oluşur.

Yumuşak su yüzme havuzlarında  problem oluşturur sebebi ise kalsiyuma açlığıdır. Buda genel anlamda yüzme havuzun  içine seramik veya mozaik türü kaplamalar döşenmişse ; bu kaplamalardaki derzlerin su tarafından   aşındırılması kaçınılmazdır.  Havuzun çok yumuşak su ile doldurulması ve daha sonra ters yıkamalarda yumuşak su ile eksiğinin tamamlanması, bu döngüyü devam ettirecektir. . 
Bu tip yumuşak su bulunduran havuzun, filitrasyon sistemi çalıştırılmaya başlatılmadan önce suyundaki CaCO3 miktarı en az 200 mg/lt ye kadar arttırılmalıdır. Bu sertliği arttırmanın tek yolu  suya  KALSİYUM KLORİD
katmaktır.  Kalsiyum klorid suda çok hızlı çözünebilen bir malzemedir. Aynı zamanda sudaki klor iyonlarını da arttırır ve ( Toplam çözünemeyen  katı partiküllerini ) de  bertaraf eder. Suyun yüksek değerde yani 1000 mg/lt ye kadar  kireç sertliğini dengeleyebileceği bilinir. Eğer sert suyun kalsiyum değeri düşürülmek isteniliyorsa , en doğru yol  havuzdan önemli miktarda suyun boşaltılması  ve  yerine yeni yumuşak su konmasıdır .

SPA – MASAJ  HAVUZLARI :
Bir kişilik Spa havuzları daha çok, ısıtılan ve küçük su hacmine sahip olanlardır.Su sıcaklıkları (35°C – 39°C) derece arasında değişir. Yüzmek yerine oturarak kullanılır .Genel olarak gövdeleri akrilik veya güçlendirilmiş polyester’den yapılır. Fakat  bunların betonarme gövdeli  tipleri de mevcuttur.
Bir kişilik Spa havuzların , çok kişilik  Spa ‘lara   göre farkı kullanıldıktan sonra suyun hemen boşaltılmasıdır. Hiçbir filitrasyon sistemi mevcut değildir ve kimyasal dezenfeksiyon uygulaması da yapılmaz . Bir kişilik SPA havuzları için tavsiye edilen minimum su hacmi 370  lt.dir. Tabanına oturma halinde su derinliği 48 cm. yi geçmemelidir. Bir kişilik olacağından normal küvet   büyüklüğündedir.

Çok kişilik Spalar için Filitrasyon :
Bu tür Spa ‘lar için en verimli filitre tipi  yüksek hızlı kum filitresidir. Filitre  kumunun tane  büyüklüğü  0.4 - 0.55 mm arasında olmalıdır. Sıcak suya  bulaşan vucüt yağları ve kosmetiklerin hepsi, suyu süzen filitrede tutulur.  Ancak zaman içersinde kum parçacıkları yağla kaplanarak kirlenir , uzun süreli kullanım sonunda ters yıkama yapılsa da yağ çıkmayarak kumda birikir. Bu probleme karşı spa’nın filitre kumunun her yıl değiştirilmesi tavsiye edilerek , filtre kumu daima temiz tutulur . Evlerde kullanılan spalarda, kartuş filitre çok yaygın olanıdır. Kartuş filitrelerde de zamanla yağ ve kozmetiklerin birikmesi neticesinde suda beyazımsı kirlilik görüntüsü meydana gelebilir . Filitre kartuşunu iyice yıkayarak veya artık çok tıkandı ise  kartuş filitre değiştirilerek suyun temizlenmesi sağlanır.

Spalarda yükselen su sıcaklığı ve büyük  su hareketi neticesinde, su yüzeyinden, kimyasal madde kayba  uğrar . Ayrıca Klor, ısınan suda rahatsız edici koku çıkarır. Brom’un sıcak suyun hareketinden etkilenmesi klordan daha azdır. Fakat Klor Brom’dan daha hızlı aktif hale geçer ve daha fazla etkili olur. Ancak Brom iki mol daha fazla ağırlıkta olduğundan yüksek  pH aralıklarındaki sularda dezenfeksiyon etkisi daha fazladır. Klor , çok fazla kişinin kullandığı spalarda , kötü kokusu olmasına rağmen emniyet bakımından kullanılması tavsiye olunur.

Spa sularında , klor kullanımında bağlı klor hızlı bir şekilde oluşur ve yükselir. Bunu engellemek veya bağlı klor oluşum hızını azaltmak için ozon kullanılır. Ozon aynı zamanda flokulant görevi de görür ve sonuçta Spa‘daki su daha berrak olur. Ozon  brom ile beraber de kullanılır . Brom’la beraber olursa   kullanılmış bromu , tekrar faydalı brom haline geri dönüştürmek gibi ekonomik faydası da vardır .

UV spa’lar için faydalıdır. Devamlı UV dezenfeksiyonu yapıldığında spa’daki su çok temiz olmaktadır.
UV bakteri ve diğer organik kirlilikleri yok eder . Fakat tek başına kullanılması çok güven verici bulunmaz bu nedenle az miktarda da olsa  klor veya brom da kullanılarak suda oksidasyon sağlanmalı ve UV takviye edilerek  güv veren  bir su sağlanmalıdır.

DOZLAMA DEĞERLERİ:

Ozon kullanılmayan ve sadece klor kullanılan spalarda  suyun ısıtılması halinde  3-5 mg/lt  serbest klor olmalıdır.
Brom kullanılması halinde, sıcak suda toplam aktif brom değeri  4-6 mg/lt  olmalıdır.

Klora ilaveten ozon kullanılması halinde ise serbest klor değeri 1 mg/lt nin üzerinde seyretmelidir. İdeal değer 2 ve 3 mg/lt . dir . Bu değer en emniyetli dozlanmış seviye olacaktır.
Su Dengesi:
Banyo yapan spa kullanıcısının ilk planda aradığı emniyet ve rahatlıktır. Dezenfeksiyon ölçümünden sonra, ölçülmesi gereken ikinci önemli değer “toplam alkali değeridir . Hava üfleyicisinin ( blower ) çalışması suyun carbondioksit kaybetmesine neden olur, bu da suyun Ph değerinin yükselmesine yol açar.  pH yükselince suyun alkalitesi’nin düşmesine neden olur . Bu durumu düzeltmek için, devamlı çalışan spa’larda bir dozlama pompası ile sadece  sodyumbikarbonat solusyonu yani “Ph-down” vererek pH’yı dengelenmelidir.  pH-Down hem pH ve hem de alkali değerini istenilen seviyede tutmayı sağlayacaktır.

Turnover , havuzdaki tüm suyun filitreden bir tur devir etmesi için gereken süre demektir. Deneyimler ve kabul edilmiş kurallarla  belirlenmiş bir tur süresi bilindiğinde; pompa debisi kolaylıkla hesaplanabilir.
( n ) devr-i daim süresi : dakika olarak
SPA’nın içinde bulunan toplam su hacmi (V ) : litre olarak,
Sirkülasyon pompasının  debisi ( Q ) :  litre / dakika ,
Pompa debisini hesaplamak için formül kısaca  :  .................... Q =  V / n  , dir 
Spa ‘ların hacmi kişi başına 400 litre kabul edilerek hesaplanır . Spa’lar en çok 10 kişinin girebileceği büyüklükte
Yani  V max =  10 x 400 =  4000 litre olabilir.
Beher tur için tavsiye edilen filitrasyon geçiş süreleri :
Genel kullanım amaçlı spa’larda 6 dakika ;
Özel ev spa’larında  ise 15 dakikayı geçmemelidir.

SPA ‘da filitreleme ve dezenfeksiyon sistemi günün 24 saatinde devamlı olarak çalıştırılacağı gibi , Spa’nın
Fiili kullanım süresi  günde en çok 10 saat ön görülmelidir . Bu süre zarfında 1 kişi kapasite için ,Spa’yı kullananların sayısı ortalama olarak 12 kişiyi geçmemelidir.
Örnek olarak 4 kişi kapasiteli Spa, günün en çok on saatinde 4 x 12 =  48  kullanıcının istifadesine sunulabilir. Esasen Spa’da  sağlıklı kalış süresi 15 dakika kadardır. Her hal-ü karda  spa’daki su iki günde bir yenilenmelidir.  Çok kişilik , tam filitrasyonlu  ev spa’larında kulanım şekli ne olusa olsun suyun en geç 3 ayda bir değişmesi gerekmektedir. Ayrıca  bu tip spa’lara suyun kokmasını ve TDS in artmasını engellemek için zaman zaman taze su almak gerekir . Her ne kadar avrupa standartları, genel olarak su değişim miktarını, Spa’yı kullananlardan hemen sonra  30 lt yeni su alınmasını önerse de bu spa kullanımda pek pratik olmayıp, kolaylık da  sağlamadığından bu kural genel olarak uygulanamaz. Onun yerine 2 günde bir tüm suyun değişimi işlemi daha kolaydır ve Spa’nın gövde temizliğine de imkan vermektedir.

 

SULARIN  TEST CİHAZLARI VE ÖLÇME METODLARI :

Test ederken en önemli işlev suyun nereden ve nasıl alındığıdır .
.. Su örneği havuzda her zaman aynı yerden alınmalıdır. Bu yer havuzda, suyun filitre edildikten sonraki en uzak  
   noktasıdır.
.. Su numunesi suyun taşma kodundan 300 mm aşağısından alınmalıdır.
.. Test aleti, her su örneği alınmadan önce, su ile tekrar iyice yıkanıp durulanmalıdır.

RENKLİ ANALİZ:

Suda ki anyon ve katyon konsantrelerini ölçmek için kullanılan karşılaştırmalı renk  analiz metodu  eskiden beri uygulanan en eski ve en basit bir yoldur.  Eskiden beri yapılan bu tür ölçümlerde, seçilen bir ayıraç, ölçüm esnasında suya karıştırılınca bir renk oluşturur,o rengin daha önce tesbit edilmiş olan renklerle karşılaştırılması oldukça doğru bir ölçüm değeri verir. 
İçerisine  renk ayıracı karıştırılan sabit hacimdeki suda ,klorun varlığına göre bir renk verecektir.  Sudaki Klor miktarı çoğaldıkça doğru orantılı olarak rengi de aynı oranda koyulaşacaktır. Bu renkler sudaki klorun miktarına göre kademelendirilmiştir.
Evvelce standartlaştırılarak tesbit edilen renk kademeleri plastik veya cam tüplerin üzerine boyanmıştır.
Test tüplerinin içerisindeki suya  konulan ayıraçla oluşan renk, tüp üzerindeki renklerle karşılaştırılır böylece  değer okunmuş olur. Gerek camdan  ve gerekse şeffaf plastikten yapılmış tüpler yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Plastik test aletleri daha ucuz tip test kitleridir. Camdan yapılan tipleri daha iyi dizayn edildiğinden profesyonel yüzme havuzlarında ve rahatlama merkezlerinde daha fazla kullanılmaktadır. Kolormetrik test aletlerinde dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır.
-- Dikkatli olarak kalibre edilmiş renk standartlarında olmalıdır . Bu renklerin zamanla güneş altında solması , ölçüm sonucunu istenmeyen yanlış değerler  götürür.
-- Renk karşılaştırmasını yaparken kaset tipi optik prizma sistemi ile bakılarak, renklerin karşı karşıya getirilmesi sayesinde, renkler mükemmel bir şekilde karşılaştırılabilecek ve  doğru ölçüm yapılabilecektir..
 -- Tüm Ayıraçlar ölçüm kitinde bulunmalıdır.
  -- Ölçüm yaparken en önemli husus kullanım esnasında renkleri açıkça gösteren ışık sisteminin  bulunmasıdır.
PHOTO-METRİK  ANALİZ  :

Havuz suyunun test edilmesinde modern teknoloji elektronik test ölçüm alatleri geliştirmiştir. Taşınabilir büyüklükte olan bu test cihazları ülkemizde de son derece hızla yayılmaya başlamıştır .
Bu cihazlar ışın huzmesini test edilen renkli soluyondan geçirerek foto detectörün üzerinde ışığın şiddetini mikro elektiriğe çevirir . Sonuç  Digital olarak okunur.  Bu tip cihazlarla, kullanıcı hiç bir renk karşılaştırması yapmaz ; Doğrudan digital olarak verilen sonucu okur. Ancak, doğru sonuç alabilmesi için dikkat edilmesi gereken hussuslar vardır . Bunlar aşağıda sıralanmıştır :

- Doğru ayıraç kullanılmalıdır. Özel photometre ile ölçen tabletler kullanılmalıdır.
- Test edilecek hücrede ayıracın tamamıyla erimesi gerekmektedir.
- Test hücresi içinde  hiçbir köpük olmaması icap eder .
- Test  hücresinin dış yüzü kuru olmalı ve üzerinde el ve parmak izi bulunmamalıodır .
- Hücre kompartımanı kendi başına temiz ve kuru olmalıdır .

 

ELEKTRO KİMYASAL METOD :
REDOX  POTANSİYEL :
Redox, yüzme havuzunda suyun okside olmuş ve indirgenmiş materiallerin dengesine karar veren elektronik ölçümdür. Veya, redox için  sudaki geçirgenliği ölçen “elektronik ölçümdür” de diyebiliriz.
Havuzlarda genellikle klor vardır. Ölçüm cinsi milivolt dur (mV).  Mili volt okumanın ismine biz   redox potansiyeli diyoruz. Bu ölçüm kesinlikle klorun veya herhangi bir dezenfeksiyon malzemesinin  oksidasyon veya indirgemenin  ölçümü değildir.  Sadece reaksiyonun ölçümüdür. mV  yükselmesi  havuz suyunda bulunan oksitleme elementinin yükselmesi demektir.  Fakat bu doğrudan serbest klorun yükselmesi demek değildir.
Redox kontrol cihazları  sadece, serbest klor miktarı hakkında bazı ana bilgiler vermeye yarar . Bu ölçüm değerinin 700 mV olması halinde bu değer genellikle sudaki serbest klorun 1 mg/lt olduğunu gösterir .  Bu ölçüm bize, havuzdaki klor seviyesinin yaklaşık değerini ifade eder.

Redox doğrusal olarak cevap vermez .  Serbest klor  1.5 mg/lt olduğu zaman redox değeri çok hızlı yükselir .

Redox  Ph değişmelerine çok hassastır. Ph değeri  dengelenmedikçe redox değeri iyi sonuç vermeyecektir.    Redox elektrodları ilk ölçüme başladıktan en az 20 dakika sonra değer gösterecektir . Bu süreyi beklemek gerekecektir. Redox unitesi çalıştıkca elektrodlarına iyi bakım yapılması ve her ay temizlenmesi gerekmektedir. Elektrodlar yuvalarından dikkatli bir şekilde çıkarılıp saf su ile fakat ovuşturmadan iyice temizlenmeli ve kendi kalibrasyon  sıvısı ile kalibre edilip tekrar haznelerine yerleştirilmelidir. Bu temizleme ve bakım işlemini yaz aylarında her ay ; kış aylarında ise havuz kullanılmadığı süre boyunca demonte edip , oda sıcaklıklarında saklamak elektrodların uzun ömürlü olması bakımından tavsiye edilir.

 

AMPEROMETRİK ÖLÇÜM :

Bu  sistem Elektro-mekanik ölçüm şeklidir. Diğer methodlar  hypoclorus asit   HOCl  ve hypoklorit  iyon OCl  ölçümünü yaparlar. Ampermetrik ölçümler sudaki hypoclorus asit miktarını kontrol edip belli bir değerde tutmaya yarar. Diğer  avantajı da , elektrodların  minimum değer ayarlamasındaki  gecikmeleri halinde, çok hızlı bir şekilde    cevap verme  özelliğine sahiptir.

 

OTO:

Ortho-Tolidine  (oto) sıvısı :  75 yıldan fazla süredir, sudaki klor miktarını renk karşılaştırması ile ölçmeye yarayan  bir maddedir.Kullanımı çok basittir . Klorlu su ile doldurulmuş özel cam veya plastik tüpüne, su hacmine bağlı olarak 3-5 damla ortho-tolidin damlatılır ve çalkalanır . Kısa  sürede su sarı renge dönüşür. Bu rengin koyuluk    görüntüsü tüp üzerindeki renk tonları ile karşılaştırılarak suda bulunan klor miktarı tesbit edilmiş olur.
Asitik çözünür solusyonlar, ayıraç işlevi gören  kimyasalların reaksiyonları, renk gelişiminde sürenin önemi, klor değerinin 1 gr/lt den büyük olması durumları Araştırmalar göstermiştirki  OTO normal havuz suyu ısısında “ toplam klor “ sonucunuı verir.  Amonyak bileşiklerinin kloraminler ile birleşmesi sonucuna “toplam klor” demekteyiz. OTO ile sudaki serbest klor’u ölçmek için,  havuz suyu sıcaklığının   +1 °C  olması gerekmektedir.    

OTO nun  önemli bir dezavantajı toksik ve kansorojen olmasıdır. Her ne kadar Avrupa ülkelerinde kullanımı yasaklansa da , ucuz olması neticesinde tüm dünyada yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.

 

DPD:

Sağlık açısından daha emin olan DPD OTO ‘da yapıldığı gibi, renk karşılaştırması ile yapılır. Bu metod ile “serbest klor” ölçülür .
Kimyasal formülündeki adı kısaltılarak DPD olarak  kullanılmaktadır. Tüm ülkeler , uluslar arası standartlarda suların tesbiti ve sağlıklı su elde etmek için kullanmaktadır. Buna parallel olarak yüzme havuz suyunun ölçümlerinde de kullanılması tabiidir.
Bu ayıraç sıvı ve tablet olarak iki farklı formda kullanılmaya başlanmıştır. DPD’nin saklanmasında  dikkat edilecek husus ; doğrudan güneş ışınlarının etkisinde kalmaması veya herhangi güçlü bir ışık altında saklanmaması gerekmektedir. Yüzme havuzlarında havuz işletmecileri için en ideal ayıracı DPD tabletleridir. Bu tabletlerin uzun raf ömrünün olması ve güvenli test sonucu vermesi işletmecilerin tercih sebebi olmaktadır.

****************************************

SERBEST KLOR ÖLÇÜMÜ:

DPD1  tableti içinde  NN Diethyl p Phenylene Diamine  Sulphate vardır. Buda serbest klor ölçüm rengini verir. 

Temiz test tüpü, ölçülecek su ile çalkalanır , boşaltılır ve  içerisine  DPD1 tableti konulup, temiz çubuk ile karıştırılarak eritilir. Nihayet tüp; ölçülecek olan test suyu ile 10 ml. doldurulur.  Daha sonra  tablet iyice eriyinceye kadar çalkalanmalıdır.Oluşan  rengin karşılaştırılması ile “serbest klor “ miktarını bize mg/lt  (ppm) olarak verecektir .

 

BAĞLI KLOR (KLORAMİNLER) :

Genel olarak klorun türevlerine (değiştirilmiş şekillerine) “ bağlı klor “ denmektedir.                                                    
Serbest klor birleşikleri amonyak ve üre ile birleştikleri zaman : 
HOCl + NH3  = NH2Cl + H20
Hypoclorus asit + ammonyak = Monoklor  +  su
NH2Cl : Monoklor

HOCl+ NH2Cl = NHCl2 + H20
NHCl2 : dikloramin
HOCl + NHCl2  = NCl3 + H20
NCl3  : Trikloramin

Yüzücülerin en fazla rahatsız oldukları göz ve cilt  rahatsızlıklarıdır .
 Bunların hepsi yukarıdaki reaksiyonların sonucunda meydana gelmektedir..

Trikloramin ( nitrojen triklorid ) son reaksiyon olarak bilinen  bir maddedir . Bu madde gaz halindedir ve su yüzeyinden yukarıya çıkar ve havaya karışır. Son derece kötü ve ağır klor kokan bir gazdır.
Kötü kokan bu gaz hem  sağlık problemleri yaratır ve hem de yüzücüleri rahatsız eder . Ph’nın 5 cıvarında  olaması halinde  bu kimyasal reaksiyonlar işlevlerini tamamlayamaz,  sadece küçük reaksiyonlar oluşur .  
DPD testinde mono ve dikloraminler DPD3 test tableti  ile ölçülebilir .

Ölçüm yapılacak, özel cam tüpün içerisine ilk önce DPD1 konarak  Serbest klor ölçülür. İçerisinde DPD1   bulunan  aynı suya bu kere DPD3 ilave edilir.Böylece,”toplam klor”miktarı mg/lt olarak bulunur.“Bağlı kloru” bulmak için aşağıda tarif edilen formül uygulanır .
Bağlı Klor =  Toplam Klor – Serbest Klor

DPD3 test tabletinde potasyum iyodit vardır. Bu yüzden daha sonra yapacağınız test için ölçüm aleti çok iyi temizlenmelidir, aksi takdirde yeni test yalnış sonuç verebilir. Bir çok kişi bu yüzden DPD1 serbest kloru ayrı hücrede hazırlar ve daha sonra bir başka hücreye transfer edip üstüne hazırlanmış DPD3 ilave ederek potasyum iyoditin’in ilk kullanılan test aletine bulaşması engellenir.

Serbest klor (HOCl veya  OCl )  en önemli  ölçümdür.  Her genel ölçümde, tüm havuzlarda serbest klor miktarı  1.0 mg / lt  her zaman  bulunmalıdır.  serbest klor bağlı klora göre takriben 2:1  olmalıdır . örneğin serbest klor  1.5 mg/lt ise, bağlı klorun ölçülen değeri  0.75  veya daha az mg/lt olmalıdır . Yüzme havuzlarında tercih edilen  bağlı klor miktarı 1 mg/lt. yi geçmemelidir.
Spa havuzlarındaki su, fazla  ısıtıldığından ve türbülans da fazla olduğundan ötürü serbest klor kaybı çok olur. Bu nedenle suya baştan 3 - 5 mg/lt. Klor konmalıdır ki aşırı hızlı eksilme karşılansın .
bağlı klor hiç bir zaman 1  mg/lt yi  geçmemelidir.

 

BROMİN :

Brom  sudaki kloru ölçme ile hemen hemen aynıdır. Yine DPD1 kullanılır.
Bu Brom testinde serbest brom ölçümü dışında  bağlı bromu da aynı zamanda ölçme imkanı vardır. Bağlı Brom’un ismi “Bromamin’dir”.  Kloraminler çok az dezenfektan kuvetine sahip olmakla beraber Bromaminler   için aynı şey söylenemez .Bu yüzden DPD1  ile toplam brom ve veya aktif Bromu ölçebiliriz . Ölçülen Brom havuzlarda  ve kapalı spa havuzlarında bile 4-6 mg/lt  olmalıdır . Nasıl test edileceğini şu şekilde tarif edebiliriz.
İlk önce DPD1 tableti test aletinin içine konur ve içinde ezildikten  sonra 10 ml ye kadar su ile doldurulur. Ezilmiş DPD 1 tableti su ile karışınca erimesi için test aleti sallanılır . Tamamiyle erimesi sonunda ;Oluşan  renge göre “ Toplam Brom “ miktarı mg/lt olarak ölçülür.
Her zaman toplam Brom yerine, toplam bromu ayırarak serbest brom ölçmek de mümkündür.
Serbst brom ile bağlı brom oranı 2:1 i geçmemelidir. Bu ölçümde ilk önce DPD1  tablet ezilerek test aletinin içine sussuz olarak  bırakılır .Ayrı bir test aletine yine  10 ml su konarak, bu sefer ikinci  test aletine DPD3 konulur ve su içersinde eritilir. Daha sonra iki test aletindeki  sular üçüncü test aletinin içinde karıştırılarak mg/lt olarak  bağlı bromine bulunur . Serbest bromu  hesaplamak için  toplam bromdan bağlı bromun  değerlerini çıkarmak gerekir. 

pH  - DEĞERİ :

Klor dezenfektanı, suyun Ph değerinin  7.2 -7.6  arasında  olması halinde aktif şekilde etkilidir . Klorlu     havuz suyunda en etkin ve en çok tercih edilen  pH değeri 7.3 -7.5  arasıdır. Fakat Brom kullanılan havuzlarda pH değeri   7.2-7.8 ‘ olabilir.

Toplam Alkali:

Alkalite değeri 50 mg/lt altına düşmesi halinde  Ph değerinde önemli değişiklikler olmaktadır. Buda yüzme havuzlarında dezenfeksiyon ve Ph dozu ayarlamasını oldukça zorlaştırır .Alkalite değerinin düşmemesi için  kullanılan dezenfektanların   miktarı havuzlarda şöyle olmalıdır.

Klor gazı ………............180-200 mg/lt
Sıvı Klor……….............120-150 mg/lt
Kalsiyum Hipoklorit …....80-120 mg/lt

Toplam alkalite düşük seviyede ise : yükseltmek  için “Ph up” adlı madde suya atılmalıdır. Havuzun beher  50 m3‘üne ( 11000 gal.)  1 kg. pH Up kullanmak suretiyle “ Toplam Alkalite “ 15 mg/lt yükselecektir.
Eğer toplam alkalite çok yüksekse 200 mg/lt  ph – down kullanılmalıdır . Beher 50 m3 suyu  2.4 kg.  pH down  konursa toplam alkalite 20 mg/lt olarak azalacaktır.

Alternatif olarak :

50 m3 havuza  %15 lik hidroklorik asit  (muriatik asit)den 10 lt. konursa “ Toplam alkaliniteyi 20 mg /lt azaltacaktır. Toplam alkalinite ölçümü son derece kolaydır. Sıvı ölçümlerde damla adedi, tablet testinde ise    tablet sayma metodu ile yapılır. Sıvı metod testinde renk oluşuncaya kadar damla damlatılır. Burada Titrant (damla damla akıtılan ) denilen  madde kullanılarak  mg/lt cinsinden CaCO3 olarak “ Toplam alkalite” ölçülür.
En basit metod ise tabletlerle yapılan ölçümdür. 50 ml test suyuna sıra ile tablerler atılır sarı renkten parlak kırmızı renge dönüşmeye başlayınca  bu ölçüm noktasıdır. Sayılan tabletler aşağıdaki formüle konularak  ölçüm sonucu hesaplanır.
 (Tablet sayısı x 40  ) – 20 ­= Toplam alkalinite  mg/lt CaCo3
Eğer daha fazla hassasiyet gerekirse ölçüm yapılan su miktarı iki misline çıkarılır yani 100 ml yapılır . o zaman formül şu şeklde olur .
(Tablet sayısı x 20 ) – 10 = Toplam alkalinite  mg/lt CaCo3

KALSİYUM SERTLİĞİ:

Şayet  suyun sertliği CaCO3  olarak 70 mg/lt dan az  ise . Suyun fazlaca korosif olduğunu gösterir. O zaman suyun kalsiyuma ihtiyacı olduğu söylenebilir. Havuzda su sertlik değerinin  ideal olması için  200 mg/lt seviyelerinde  olması  gerekir. Bunun için de her 50m3 suya 1.5 Kg. calpool ilave etmek lazımdır . 
Genellikle kalsiyum sertliğinin tesbiti photometrik ölçüm ile yapılmalıdır.  Fakat kolay ve ucuz metot tablet sayım metodudur ve en fazla kullanılan bu metodtur.
Her  50 M3 suya 1.5 kg calstar eklenmesi ile kalsiyum sertliği 220 mg/lt artacaktır . Lovibond kalsiyum sertlik taletleri, 50 ml suya tek tek atılır ve eritilir .  Suya atılan tabletler  suyun rengini pembe renge çevirince tabletlerin sayısı belirlenmiş olur. Sayılan tablet adedi  aşağıdaki formülde yerine koyarak sonuç  hesaplanır .
 (sayılan tablet sayısı X40) – 20 = Kalsıyum sertlik  mg/lt   CaCO3..

 

OZON:

Ozon toksik bir gazdır. Büyük hacimli havuzlarda önce ozon gazı üretilmeli ve daha sonra havuz suyuna verilmelidir.
Spa havuzlarında ozon kullanılmaktadır. Kuvvetli oksidan olduğu küçük hacimde verilince, spa gibi  havuzlarda anlaşılabilir . Burada,  bu yüzden bağlı klor bulunmaz .  Ozone spa havuzlarında 0.1 ppm  bulunmalı  ve su yüzeyinde olmamalıdır .
Ozon da aynı şekilde DPD metodu ile ölçülebilir. Ama Yeni Indigo Trisulphonate ozon ölçümlerinde tercihan kullanılmaktadır. Çünkü havuzda  klor veya bromun  havuz suyunda  bulunması halinde DPD ölçümünde  yanlış değer verme ihtimali yükselmektedir.

OZON İÇİN DPD METODU :

Suda Klor ve Brom olmadığı sürece ozon ölçülebilir.
Test  aletini temizle ve çalkaladıktan sonra
DPD1 VE  DPD3 tableti veya bunlarla birlikte bir tanesinin yerine DPD4
Kullanılmalıdır .
Test aletine 10 ml su  konur . Tabletler kırılıp eritilmelidir.
Elde edilen rengi kaydedip ozon mg/lt cinsinden okunabilir. Bunu A ölçümü olarak çağıralım .
Eğer havuzda klor veya brom ile ozon kullanılmışlığı varsa bunun ölçümü de :
Yukarıda anlatıldığı gibi aynı şekilde test edilip Klor – Brom ve ozon toplamı elde edilir.

İkinci metod ise :
Şeffaf  test tüpünü aynı şekilde temizledikten sonra suyu 10 ml sınırına kadar koyarak içine 1 adet DPD Glyceline tablet  konur ,  tablet kırıldıktan  sonra erimesi beklenmelidir.
İkinci test aletini aynı şekilde temizleyip boş  tutulmalıdır.
DPD1 ve  DPD3 tableti veya bunlarla birlikte bir tanesinin yerine DPD4 kullanılabilir .
Aynı şekilde yukarıda anlatıldığı gibi test edilip Klor – Brom ve ozon toplamı elde edilir.
Bunu B ölçümü olarak adlandıralım .
Ele geçirilen B ölçümünden  - A ölçümünü çıkarılınca  OZON değeri bulunur .

İNDİGO TRİSULPHATE kullanılarak OZON ölçümü:

Asitik solusyonda ozon hızlıca renk değiştirir ve matlaşır . Suda az veya çok ozon bulunması halinde rengi de ona bağlı olarak  az veya çok soluk bir renge dönüşür . Bu renge göre photometric olarak okumak son derece  rahat olacaktır.

Klorit:
Sodyum hipoklorit yani halk deyiminde sıvı klor ile çalışan tüm havuzlarda zaman içinde klorit  birikmesi  problem yaratacaktır. Ayrıca  pH’yı düzenlemek için kullanılan hydrokloric asit diğer adı ile muriatik asit sudaki klorit’i  arttıracaktır .
Yüksek klorit değerleri suya tuzlu bir tat vermenin ötesinde kötü bir renk ve bulanıklık da verecektir. Kabul edilen  klorit değeri 1000 mg./lt ye kadar olan değerdir.  Bu değerin üstüne çıkması halinde ters yıkama  ve/veya temiz su ilave edilmesi şarttır. Fakat Tuzun analizini yaparak klor üreten sistemlerde bu değer  2500 mg/lt  Cl  veya  4000 mg/l  NaCl  seviyelerine yükselebilir.Yine tablet sayma metodu ile Klorit’i ölçmek mümkündür. 

Ölçekli şeffaf tüpe 0-1000 mg/lt Cl  ihtiva eden 10 ml numune suya , klorit ölçülecek sudan 40 ml ilave ederek  tüp doldurulur ve önce bir adet klorit ayıracı tablet konur, tablet eriyene kadar tüp sallanır.Tablet eridikten sonra su sarı renkte olacaktır . Tabletler tek tek eklenip eritilmeye devam ederek, aynı zamanda sayılacaktır. Suyun rengi en sonunda kahverengi olacaktır.  Toplam tablet sayısını aşağıdaki formüle uygulayınız.
( tablet sayısı x 100) – 100 = mg/lt olarak sudaki klorit  miktarını bulacaksınız

1000-5000 mg/lt arası klorit bulunan sudaki değeri tam ölçmek için  2 ml numuneye, 40 ml kloritli su ilave et  aynı şekilde kahverengiye dönene kadar tablet at  ve toplamını ele geçirdikten sonra :
(tablet sayısı x 500) -500 = klorit mg/lt  bulunacaktır.
Bu sonucu ( NaCl ) sodyum klorüre eşdeğer kılmak için 1,6 ile çarpmak gerekir.

SULFAT:

Sülfat’ın ;  havuz suyunda  çoğalması demek , betonarme havuzlarda seramik veya cam mozaik derzlerindeki  harçların dökülmesine imkan tanımak demektir .
Yüzme havuzlarında gereğinden fazla kullanılan sodyum-hipoklorit veya kalsiyum-hipoklorit , pH  değerinin düzeltilmesi nedeni ile kullanılan kuru asit  ve flokulantlarında fazlalaşması ile SULFAT  oluşacaktır.  Havuzlarda kabul edilebilecek en yüksek sulfat miktarı  360 mg/lt değerinde olmalıdır .

SİYANURİK ASİT  Cyanurik asit, havuz sularında klorlu isocyanurate türünde dezenfektan maddeler kullanma sonucunda oluşur. Bu tip klorlarda,  klor molekülleri dezenfeksiyonun yararken cyanurik asit molekülleri sudan filtreye geçer ve orada kalır, zamanı gelince filitreye , doğru bir şekilde  ters yıkama yapılmaz ise bu moleküller birikir. Birikimin  150 mg /lt’den fazla olması halinde Klor kilitlenmesi  denilen kloru ölçememe problemi doğar . Ayrıca su son derece cansız ve donuk bir görünüm kazanır.
Bu değer, daha çok klor kullanımında ters yıkama yapılmakta gecikilen sıcak havalarda oluşur. Sudaki 30-50 mg/lt siyanurik asidi daha düşürmek istenirse, bir miktar taze su ilavesi yapılmalıdır. Şok klorlamalarda,zaman içerisinde cyanurik asitin artmaması için, sodyum hipoklorit kullanılması tavsiye edilir.

TDS TOPLAM ÇÖZÜNMEMİŞ PARTİKÜLLER
TDS kısaltılmış adı olan toplam çözünmemiş partiküllerdir.  Çözünemeyen sert tuzlar  ve/veya diğer tuzlar 50-500 mg/lt  arasında olabilir.
TDS değeri, suda devamlı evaporasyonla  tuzların artması sonunda  yükselir. Değişken  sertliği de ile artar. Ayrıca yağmur ile dışarıdan gelen kimyasal maddeler ve rüzgarın taşıdığı her türlü polen ve diğer tozlar suyun  TDS  değerini oluşturan çeşitli  partiküllerdir. Keza, klorit ve sülfatlar da bu TDS artmasına en büyük nedendir.  TDS değeri 1000 mg/lt ile 3000 mg/lt arasında olabilir . Bu değeri  en çok 1500 mg/lt ye kadar müsaade etmek en iyi sonucu sağlar. Bu değerin üzerinde olması halinde tek çözüm ters yıkama yapmak ve  suyu kısmen tazelemektir.  Kısmen taze su ile değişim bu değeri düşürecektir .
(TDS ) çözünemeyen katı bileşiklerin toplamıdır. Sert sular ve diğer kimyasalların birleşmesinden de oluşur . Eskiden havuzda bulunan tüm kimyasalların etkileşimi, birinden diğerine geçişi izlenirdi.Bir kimyasaldan öbürüne geçiş süresi tesbit edilir veya suda ne kadar kaldığı ve miktarı ölçülürdü.  TDS denilen elektrolitik ölçme cihazı sayesinde sudaki ( Toplam Çözünemeyen Katı Partiküller ) ölçülür. Bu cihaz suyun elektrik geçirgenliğini ölçerek , bulduğu değeri  mg/lt ‘ ye çevirir.  Buna kısaca TDS (Total dissolved soil) değeri diyoruz..
Havuz suyunda olması gereken  TDS  değeri, şebeke suyundan 1000 mg/lt kadar daha fazla olabilir. Örneğin havuzun  besleme suyunun TDS değeri  400 mg/lt  ise  havuzun  suyu 1400 mg/lt olabilir. TDS değeri yüksek  olan havuz suyuna , sadece düşük TDS değerli, sudan ilave edilerek havuz suyunun da TDS  değeri düşürülebilir.
TDS değeri 3000 mg/lt ‘ ye gelmiş olan  su  “ tuzlu su “ olabilir. Yüksek TDS , elektrik akımını geçirir. Tam korrozif etki gösterir ve havuz suyunun  görüntüsü bulanık olur .

DENGELİ  SU LANGELİER  İNDEX :

Dengeli su : hem korosif olmayan, hemde tortu bırakmayan su yapısına denmektedir.
Başka anlamda da Kalsiyum  kalıntıları oluşturmayan ve  bulunan katmanları çözmeyen su yapısıdır.
Bakımı iyi yapılan yüzme havuzlarında  pH’nın istenilen  değerde dengelenmesi halinde bile diğer faktörler de göz önüne alınmalıdır .
Bunlar:
1-Toplam Alkalite ,
2-Kalsiyum sertliği ,
3-TDS miktarı ,
4-Suyun Isısı ,
Klor ve Brom konsantrasyonu Suyun Denge hesaplanmasında dikkate alınmaz.
Suda denge olmadığı zaman korresif  olmaması ve tortu bırakmayan su halinde olması imkansızlaşır.
Denge olmaması halinde

  1. Galvanik saldırı ,
  2. Agresif su ,
  3. Düşük kalsiyum sertliği,

Bu gibi haller :
Yüksek kimyasal tuzlar  veya TDS den dolayı iki veya daha fazla farklı metallerin suda birbirleriyle yaklaşması  veya birleşmesi sonucunda oluşur. Kloritlerin oluşması da suda ki geçirgenliği arttırır. Bunu yok etmek için TDS değeri azaltılarak kalsiyum sertliği arttırılmalıdır. 

 

Düşük kalsiyum sertliği seramik arası derzleri çıkartır. Bu yüzden TDS önem arzeder ve 1000 mg/lt den yüksek olmamalıdır.Kalsiyum sertliğide 200 mg/lt yi geçmemelidir.

Yumuşak sularda devamlı eklenebilen kalsiyum;  kalsiyum değerini düşük tutar bunun için de en iyi havuz dezenfektanı kalsiyum hipoklorittir. Alkalitenin düşük olduğu yerlerde ise karbondioksit gazı pH düzeltmesinde faydalıdır. Kalsiyum hipoklorit kullanılarak toplam alkalitenin yükselmesine neden olacaktır.
Sert sularda pH  ve toplam alkalite değerlerini düşürmek zor olacaktır. Hydrochlorik asit kullanılarak toplam alkalite    140-150 mg/lt  de tutulmalıdır .

 

HAVUZ PROBLEMLERİ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

 

Problem:

Olasılık:

Müdahale:

Havuz suyu yeşil renge doğru gidiyor ise

Havuz da hiç bir stabilizatörlü  dezenfektan yoktur , veya Yüksek syanurik asit değeri (klor kilitlemesi) var demektir

Dezenfektan miktarı kontrol edilecek  ve stabilitörlü dezenfektan eklenecektir.  Yüksek miktarda syanurik        asit bulunuyorsa  taze su ilavesi ve ters yıkama yapılması gerekir . Syanurik asid değeri düşürülecektir

Havuz suyunda yosunlaşma oluşuyorsa

Havuz da hiç bir stabilizatörlü dezenfektan yoktur. Veya Yüksek syanurik asit değeri sebebiyle (klor kilitlemesi) olmuşsa

Kontrol et dezenfektan miktarını ve stabilitörlü dezenfektan ekle
ve ayrıca alge knockout veya anti algea ilave et.

Havuz suyu cansız ve soluk görünmektedir.

TDS çok yüksek  (yüksek klorit değeri)
Veya Yüksek syanurik asit değeri (klor kilitlemesi) oluyor.

Kontrol et ve TDS i düşür, ters yıkama yaparak taze su al. syanurik için taze su ters yıkama yaparak syanurik asit değerini düşür.

Havuz suyu tuzlu su tadındadır.

TDS çok yüksek  ,  Veya Yüksek klorit değeri var

Kontrol et veTDS i düşür ters yıkama yaparak taze su al.

Havuz suyu oldukça bulanık

Yeterli olmayan filitrasyon,  filitre kapasite ve kumunu kontrol et. Veya
Yüksek pH ve yüksel alkalinite

Kontrol et  ve pH’yı ayarla
Kontrol et  ve Alkalite ayarla

Havuzun  seramik derzleri çıkmakta ve dökülmektedir.

Kalsiyum sertliği  düşüktür. Veya
düşük pH

Kontrol et  ve sertliği ayarla
Kontrol et  ve pH’yı  ayarla

Yüksek sulfat değeri

Yüksek sulfat değeri

Kontrol et  ve 360 mg/lt den aşağıya ayarla

Ph yı ayarlamak zor

Yüksek alkalinite

Kontrol et  ve  ayarla

Yanan gözler ve soluk mayolar

Yüksek Ph

Kontrol et  ve ayarla

Dezenfektana karşı allerji duyuluyor.

 

Dezenfektanı değiştir.

 

 

HAVUZ OTOMASYONU

HAVUZ OTOMASYONU
HAVUZ UZAKTAN KONTROL
İnternet üzerinden; akıllı telefonlar, tablet pc ler, bilgisayarlar, vb. kullanılarak, havuzda otomatik olarak takip ve kumanda edilebilen tüm üniteler, havuz operatörü tarafından kontrol edilebilir.

  • Kullanıcıya özel, kullanıcı adı ve şifre tanımlanır
  • Her kullanıcı için ayrı ayrı görev kısıtlaması yapılabilir
  • Acil, tehlikeli veya arıza durumlarında ilgili kısımla alakalı alarm oluşur
  • Alarm bilgisi, havuz operatörüne ve teknik servise (teknik alarm ise) mail olarak gönderilir

OTOMATİK FİLTRASYON SİSTEMİ
lar (elektrikli veya pnömatik) ve sensörler kullanılarak, havuz filtrasyon sistemi, Otomasyona  entegre edilerek, senaryolar dahilinde gerekli müdahaleler otomatik olarak gerçekleştirilir. Gerektiğinde filtrasyon sistemi manuel olarak da çalıştırılabilir.

  • Sürekli filtre kirlilik takibi
  • Otomatik, kum filtresi ters yıkama - durulama işlemleri
  • Sürekli havuz suyu bulanıklık ölçümü ile filtrasyon yeterliliği tespiti
  • Kum filtreleri ile havuz pompalarının uyumlu çalıştırılması
  • Tehlikeli ve acil durumlarda otomatik müdahale ve operatörü bilgilendirme
  • Geçmişe Yönelik Kayıt Tutma (raporlama)

OTOMATİK  POMPA KONTROLU
Havuz pompaları, elektriksel olarak ve sensörler kullanılıp, otomasyona   entegre edilir. Böylece gerekli durumlarda kontrollü olarak pompaların düzgün çalıştırılmaları sağlanır.

  • Eş yaşlandırmalı çalıştırma
  • Pompa çalışma zamanlarının ayarlanması
  • Tehlikeli ve acil durumlarda otomatik müdahale ve operatörü bilgilendirme
  • Geçmişe yönelik kayıt tutma (raporlama)

 

OTOMATİK HAVUZ AYDINLATMA


*Havuz içi aydınlatma sistemi, Otomasyon' a entegre edilerek, kontrollü olarak çalışması sağlanır.
*Havuz lambalarını uzaktan açma - kapama
*Havuz lambaları için haftalık çalışma programı
*Havuz dışı alanların aydınlatma

 

OTOMATİK KİMYASAL KONTROL
Otomatik kimyasal ölçüm - dozaj sistemleri, Otomasyon' a entegre edilerek, havuz suyu kimyasal değerlerinin sürekli takip ve kontrolü gerçekleştirilir.

  • Sürekli pH değeri ölçüm
  • Sürekli serbest, bağlı klor ölçüm
  • Sürekli mV değeri ölçüm
  • Kullanılan kimyasal madde miktarı takibi
  • Sürekli kimyasal madde tankı seviye ölçüm
  • Sürekli havuz suyu bulanıklık ölçüm
  • Geçmişe yönelik kayıt tutma (raporlama

OTOMATİK SICAKLIK KONTROLÜ


*Havuz suyu ve ortam hava sıcaklığı, sensörler kullanılarak ölçülür. Otomasyon Sistemi tarafından gerekli müdahaleler yapılarak otomatik kontrol sağlanır.
*Havuz suyu sıcaklık değeri ölçümü ve ayarlanması
*Kapalı alanların hava sıcaklık değeri ölçümü ve ayarlanması
*Geçmişe yönelik kayıt tutma (raporlama)


HAVUZ OTOMASYON PANOSU
*Havuz sistemindeki elektromekanik ekipmanların kontrol modüllerinin ve otomasyon ünitelerinin bulunduğu dokunmatik ekranlı otomasyon panosudur.
*Dokunmatik kontrol ekranlı
*Elektromekanik ekipmanlara uygun modüller
*Yeterli havalandırmalı
*Filtrasyon sistemi pano üzerinden manuel kontrol edilebilir
*Elektrik kesintilerinde kullanılmak üzere güç kaynağı (UPS)
*Elektriksel dalgalanmalardan maksimum koruma amaçlı uygun elektronik süzgeçler


OTOMATİK NEM KONTROLÜ
*Ortamdaki nem miktarı, sensörler kullanılarak ölçülür Otomasyon  Sisemi   tarafından, mevcut nem alıcılar veya havalandırma sistemine gerekli müdahaleler yapılarak otomatik kontrol sağlanır.
*Sürekli ortam nem miktarı ölçümü
*Nem miktarına göre, mevcut nem alıcıların kontrolü
*Nem miktarına göre, havalandırma kontrolü
*Geçmişe yönelik kayıt tutma (raporlama)